2022 yılı Nisan ayında Kazancı Holding’e bağlı AKSA Çukurova Doğalgaz Dağıtım A.Ş.  AKSA Mustafakemalpaşa Karacabey Susurluk Doğalgaz Dağıtım A.Ş. ve AKSA Gemlik Doğalgaz Dağıtım A.Ş.’ de çalışan emekçilerin Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 51. maddesinde belirtilen sendikaya üye olma özgürlüklerini kullanmak istemesi üzerine adeta işçi kıyımı yapan AKSA, günümüzde de farklı bir sendikal hak ihlali çalışması yapmaktadır.

Staj ve çıraklık mağdurları, Milletvekili Sevda Kılıç ile 1 Mayısta meydanlarda! Staj ve çıraklık mağdurları, Milletvekili Sevda Kılıç ile 1 Mayısta meydanlarda!

Geçtiğimiz yıl üstte belirtilen şirketlerde sendikal faaliyetlerine başlayan Enerji İşçileri Sendikası, toplu iş sözleşmesi bağıtlama yetkisini alabilmek için yeterli üye sayısına ulaşmasının ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yetki tespiti başvurusunda bulunmuştu.

Başvurunun ardından, bakanlık gerekli çoğunluğun sağlandığı yönünde yetki tespiti belgesinin ilgili şirketlere ve sendikalara tebliğinin ardından şirketlerde çalışanların e-devlet uygulamaları üzerinden sendikalara üyelikleri sorgulanmış, mevcutta devam eden iş akitleriyle tehdit edilerek üye olan diğer işçilerin isimleri tespit edilmişti. Yapılan bu hukuksuz çalışmaların ardından üyeliği tespit edilen işçiler öncelikle çevre il ve ilçelere sürgün edilmiş, kabul edilmemesi durumunda ise iş yerlerine alınmamış ve çeşitli uydurma sebepler ile iş akitlerine son verilmişti.

SARI SENDİKA” ÜYELİĞİNE ZORLANDILAR!

İş akitlerine son verilmesinin ardından üyesi oldukları sendika yetkilileri, işçilerin dava masraflarını ve bütün hukuki süreçlerini üstlenerek sendikal tazminatlarını ve diğer işçilik alacaklarını haksız bu fesihleri sebep göstererek alabilmek için dava süreçlerini başlatmıştı. İşçilerin dava süreçleri devam ederken bir taraftan da işverenin Toplu İş Sözleşmesi için başlatılan yetki sürecini uzatmak kastıyla yaptığı yetki tespitine itirazı neticesinde, yetki davası da devam etmekteydi.

İşçiler için açılan davaların ilk derece mahkemesinde sonuçlanmaya başlaması ve alınan sonuçların hem sendikal tazminat hem de diğer işçilik alacakları için işçi lehine sonuçlandığının görülmesi işveren tarafında sendikal sürecin kaçınılmaz olduğu algısını uyandırmış ve bu algı işvereni yeni bir arayış içerisine sokmuştur.

Bu arayışının neticesinde TÜRK-İŞ Konfederasyonu’na bağlı TES-İŞ Sendikası ile uzun süren istişareler neticesinde anlaşılmış olacak ki bugüne geldiğimizde sahada çalışan işçiler arasından hukuka ve ahlaka aykırı bir şekilde yöneticiler tarafından sendika temsilcisi seçilmiş ve bu seçilen kişilerce işçiler adeta zorla “SARI SENDİKA” üyeliğine zorlanmışlardır.

İşçiler tarafından iş kolunda yetkili olan diğer sendikalara gerekli bildirimler yapılmış ve yapılan hukuksuzluklar sendika yetkililerine bütün detaylarıyla iletilmiştir. İşveren yöneticilerinin “Tepeden gelen talimatlar bu yönde, üye olun ya da geçmişte olanları zaten biliyorsunuz.” şeklinde korkutmalarıyla sendika üyelikleri yaptırıldığı, işçilerin hepsinin telefon numaralarının bir şekilde TES-İŞ Sendikası’na ulaştırıldığı ve toplu mesajlar atılarak işçilerin algılarının değiştirilmeye çalışıldığı da iletilenler arasında.

SENDİKACILIK ADI ALTINDA BASKI, MOBBİNG VE TEHDİT SÜRECİ!

İşçilerin aktardıkları bir diğer konu ise, yine kendileri gibi Kazancı Holding’e bağlı Fırat ve Çoruh Elektrik’te de TES-İŞ Sendikası’nın yetkili olduğu yıllardır herhangi bir kazanım sağlanmadığı işlevini kaybetmiş sözde sendikacılık adı altında baskı, mobbing ve tehdit sürecinin yürütüldüğü oldu. Bu sürece yönelik olarak işçilerin aylardır eylemde olduğu gerçeği de göz önünde bulundurulduğunda Holding bünyesindeki sendikal karşıtlık kendini daha da gözler önüne sermiş oluyor.

Emekçiler ise; ''Baskı ve mobbing süreçlerine direnerek, bedelini işleriyle, ekmekleriyle ödeyerek, mücadeleleri neticesinde yetki tespiti alan bir sendikanın, yetki davası süreci devam ederken nasıl bir hukuksuzlukla sendika taşere edileceği'' sorusunun cevabını merakla beklemekteler.