"Haberin İşçisi"
İstanbul
Açık
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
38,5992 %0.33
43,6545 %0.2
4.018,80 % 0,37
3.717.675 %-0.444
İşçi Haber Bilim Çimento ve beton tarihe karışıyor! Geleceğin binaları canlı malzemelerle inşa edilecek

Çimento ve beton tarihe karışıyor! Geleceğin binaları canlı malzemelerle inşa edilecek

Depreme dayanıklı, çevre dostu ve kendini onarabilen yeni yapı malzemesi inşaat sektöründe ezber bozuyor. Bilim insanları, doğadan ilhamla geliştirdikleri bu "canlı beton" sayesinde geleceğin şehirlerini daha güvenli ve sürdürülebilir hale getirmeyi hedefliyor. İşte, depreme karşı doğadan gelen o akıllı çözüm...

Okunma Süresi: 2 dk

ABD'nin Montana Üniversitesi’nde yürütülen bir araştırma, inşaat sektöründe devrim yaratabilecek yeni bir yapı malzemesini ortaya çıkardı. Araştırmacılar, doğada mantarların oluşturduğu miselyum adı verilen lifli yapıdan ilham alarak, hem dayanıklı hem de "kendini iyileştirebilen" bir malzeme geliştirdi. Bu malzeme, betonun yerini almaya aday.

Depreme Karşı Doğadan Gelen Akıllı Çözüm

Miselyumdan üretilen bu yenilikçi malzeme, tıpkı canlı bir organizma gibi çevresine tepki verebiliyor. Uygun sıcaklık ve nem koşullarında kendini onarabilme yeteneğine sahip olan bu yapı malzemesi, özellikle depremlere karşı büyük avantaj sağlayabilir. Çatlayan bir yüzeyi zamanla yeniden örerek yapının direncini koruyor.

Geleneksel beton üretimi küresel karbon emisyonlarının yaklaşık %8’ini oluşturuyor. Miselyum temelli malzeme ise hem üretiminde daha az enerji harcıyor hem de biyolojik olarak çözünebiliyor. Böylece yapı sektörünün çevresel yükünü hafifletmek adına önemli bir adım atılmış oluyor.

Araştırmacılar, bu canlı yapı malzemesinin gelecekte çatlakları algılayıp kendi kendini onarma, hava kalitesini ölçme, nem dengesi sağlama gibi “akıllı” işlevlerle donatılabileceğini ifade ediyor. Yani bu malzeme sadece taşıyıcı değil, aynı zamanda sensör görevi görebilecek potansiyele de sahip.

Deprem kuşağında bulunan ülkeler için bu gelişme, hayati öneme sahip. Türkiye gibi sık sık sarsıntılar yaşayan coğrafyalarda, miselyum bazlı yapı malzemelerinin kullanımı güvenli kentleşme açısından çığır açabilir. Uzmanlar, bu malzemenin kısa sürede testlerden geçip ticarileşmesini bekliyor.