İsrail'in Gazze Şeridi'nde yürüttüğü soykırımda hayatını kaybeden 10 yaşındaki Filistinli çocuk Azmi Ebu eş-Şar’ın vasiyeti, dünya çapında büyük bir acı ve şok yarattı. Ailesinin, Azmi'nin cep telefonunda bulduğu vasiyet, küçük çocuğun savaşın korkunç gerçeğiyle yüzleşmesini ve ölüm korkusunu hissetmesini gözler önüne seriyor.
Azmi, 19 Mart 2024’te cep telefonuna yazdığı vasiyetinde, "Uzun yaşamayacağımı hissediyorum" diyerek ailesine son dileklerini iletmişti. Çocuğun yazdığı bu cümleler, İsrail’in Gazze'ye yönelik sürekli bombardımanları ve yıkıcı etkileri altındaki bir çocuk zihninin acı dolu yansıması olarak dikkat çekiyor.
Ailesine Yazdığı Vasiyet: Eğer Uyursam ve Ölürsem Beni Bağışlayın
Azmi’nin vasiyeti, tüm dünyayı derinden etkileyen bir duygu yüklü ifadeyle başlıyor: "Allah'ın Selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun. Annem, babam, kardeşlerim Naime, Şehd, Meryem, Mahmud; eğer uyursam ve ölürsem beni bağışlayın." Bu sözler, Filistinli çocuğun içinde bulunduğu korku dolu ortamı ve geleceğe dair kaygılarını açıkça ortaya koyuyor.
Vasiyetinde annesine ve babasına, kardeşlerine ve yakınlarına hitaben özür dileyen Azmi, kendisinin ölümünü beklediğini, bu korkulu günlerde onlara duyduğu sevgiyi ifade etti. Çocuğun, "Ben uzun yaşamayacağımı hissediyorum" cümlesi, çocukların savaşın yıkıcı etkisi altında nasıl travmalar yaşadığını gözler önüne seriyor.
Gazze’de 17 Bin Çocuk Hayatını Kaybetti
Azmi Ebu eş-Şar’ın vasiyeti, Gazze’deki çocukların yaşadığı dehşetin sadece bir örneği. Gazze Şeridi’ndeki hükümetin Medya Ofisi tarafından yayımlanan son istatistiklere göre, İsrail'in Gazze’deki bombardımanları sonucu 17 bin 861 çocuk hayatını kaybetti. Bu korkunç rakam, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ne kadar yıkıcı olduğunu gözler önüne seriyor.
Gazze'deki çocuklar, ölüm korkusuyla birlikte hayatta kalabilmek için cesetlerinin parçalanması ya da ölümünün ardından kimlik tespiti yapılabilmesi için isimlerini kollarına yazmaya başvuruyor. Bu görüntüler, savaşın masum çocuklar üzerinde bıraktığı kalıcı etkileri dramatik bir şekilde gözler önüne seriyor.
10 yaşındaki Azmi Ebu eş-Şar’ın vasiyeti, sadece bir çocuğun son dileklerini değil, aynı zamanda Gazze’deki savaşın çocuklar üzerindeki yıkıcı etkisini de gözler önüne seriyor. Azmi’nin yazdığı satırlar, masum bir çocuğun, savaşın gölgesinde hayatını kaybetme korkusuyla, ailesine olan sevgisini ve özür dileme gerekliliğini hissederek yazdığı son cümleler olarak tarihe geçti.
Azmi'nin vasiyeti, her birinin acı dolu bir gerçeği yansıttığı ve savaşın yarattığı travmaların ne denli derin olduğunu gösteriyor. Masum bir çocuğun gözünden savaşın korku ve ölümle yüzleşmesi, tüm insanlık için büyük bir ders niteliğinde.