İsrail, Dürzi güçlere destek amacıyla bölgeye hava saldırıları düzenledi. İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), 20 Temmuz’da bölgede “temkinli bir sükunet” olduğunu duyurmuş, fakat daha sonra Bedevi savaşçılarının köylere saldırdığı bilgisi geldi. Süveyda’dan yükselen dumanlar bölgedeki çatışmaların şiddetini gözler önüne serdi.
Suriye hükümeti kontrolündeki Dürzi kasabası El-Mazara’da Bedevilerin geri çekilmesi sonrası bölgede hükümet güçleri kontrolü sağladı. Ancak yollarda kurulan kontrol noktaları ve ağır silahlarla donatılmış güvenlik güçleri, Bedevilerin şehre geri dönmesini engellemeye çalışıyor. Yüzlerce Bedevi savaşçısı ise havaya ateş açarak gücünü gösteriyor.
Rehineler ve Yaralılar Konusunda Kriz
Bedeviler, şehirde kalan rehinelerinin ve yaralılarının serbest bırakılmasını talep ediyor. Bu talepler yerine getirilmediği takdirde Süveyda’ya tekrar dönüp kontrolü ele geçireceklerini belirtiyorlar. BBC’ye konuşan bir kabile lideri, hükümetin anlaşmaya bağlı kalmaması durumunda “Süveyda bizim mezarlığımız olacak” diyerek sert uyarıda bulundu.
Suriye’deki Bedeviler Kimdir?
Bedeviler, Suriye’nin Badia çöl bölgelerinde tarih boyunca yaşamış, Arap Yarımadası kökenli göçebe topluluklar. Yaklaşık yüzde 10’luk bir nüfusa sahip olan Bedeviler, kentlerde de yerleşik olarak hayatlarını sürdürüyor. İç savaş sürecinde bazı Bedevi liderler muhalefet, bazıları ise Esad rejimi ile iş birliği yaptı.
Dürzi ve Bedevi savaşçılar arasında geçen çatışmalarda ölü sayısı 1120’i geçti. Bu kayıpların arasında çok sayıda Dürzi savaşçı, sivil ve hükümet güvenlik görevlisi bulunuyor. SOHR, yaşanan yargısız infaz iddialarını da raporladı. Birleşmiş Milletler ise çatışmalar nedeniyle en az 128 bin kişinin yerinden edildiğini açıkladı.
Suriye Kızılayı’nın bölgeye gönderdiği ilk insani yardım konvoyu ulaştı. İsrail’in Dürzilere tıbbi yardım gönderdiği de resmi kaynaklarca bildirildi. Ancak bölgede ciddi tıbbi malzeme eksikliği ve insani kriz devam ediyor.