İşgal altındaki Batı Şeria’da İsrailli işgalciler, Filistinlilere ait tarım arazilerine saldırarak zeytin ağaçlarını söktü ve hayvanlarını Filistin topraklarında otlattı. İşgalcilerin saldırıları, bölge halkının geçim kaynaklarını tehdit ediyor.
Zeytin Ağaçları Hedefte
Filistin haber ajansı WAFA’nın aktardığına göre, Batı Şeria'nın kuzeyindeki Selfit kentinin güneyinde yer alan Ferha Köyü’nde, İsrailli işgalciler Adil Yasin ve Fethi el-Eşkar’a ait zeytinlik alana baskın düzenledi. İşgalciler, hasadı yapılmış 15 zeytin ağacını sökerek tahrip etti.
Zeytin üretimi, Filistin ekonomisi ve kırsal geçim için hayati önem taşıyor. Her yıl zeytin hasadı döneminde, Filistinli çiftçiler bu tür saldırılarla karşı karşıya kalıyor.
Öte yandan, Bedevi Haklarını Savunma Örgütü (BEYDER) tarafından yapılan açıklamada, Eriha kenti yakınlarındaki el-Avce Köyü’nde, yasa dışı yerleşim birimlerinden gelen İsrailli işgalcilerin koyunlarını Filistinlilere ait ekili tarım arazilerinde otlattığı bildirildi.
Hayvanların ekili alanlara zarar verdiği, bu durumun hem çevre tahribatına hem de tarımsal verim kaybına neden olduğu aktarıldı. Yerel kaynaklar, saldırıların bölge halkını yerinden etme ve su kaynaklarını kontrol altına alma amacı taşıdığına dikkat çekti.
Filistin Topraklarında Artan Saldırılara uluslararası tepki çağrısı
Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi’nin verilerine göre, yalnızca 2025’in ilk yarısında İsrailli işgalciler tarafından 2 bin 153 saldırı gerçekleştirildi. Bu saldırılarda 7 Filistinli hayatını kaybetti.
Özellikle 7 Ekim 2023’te başlayan Gazze saldırılarının ardından, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te Filistinlilere yönelik baskın, gözaltı ve şiddet olaylarında belirgin bir artış yaşandı. Bu süreçte en az 1001 Filistinli yaşamını yitirdi, yaklaşık 7 bin kişi yaralandı ve 18 binden fazla kişi gözaltına alındı.
Filistinli yetkililer ve insan hakları örgütleri, yerleşimci saldırılarının önlenmesi ve Filistin halkının mülkiyet haklarının korunması için uluslararası topluma çağrıda bulunuyor. Uzmanlar, yerleşimci şiddetinin sistematik bir yerinden etme politikasıyla bağlantılı olduğunu vurguluyor.
