Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ve ailesinin hac ibadetine ilişkin kamuoyunda yer alan iddialarla ilgili açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, Başkan Erbaş ve ailesinin Suudi Arabistan’ın Türkiye’ye tahsis ettiği hacı kontenjanından hacca gitmediği belirtildi.
DMM açıklamasında, Diyanet İşleri Başkanlığı makamının sistematik bir şekilde hedef alınmasının ve bunun için her türlü manipülasyonun devreye sokulmasının, köklerini İslam düşmanlığından alan bir 5. kol faaliyeti olduğu ifade edildi.
dmm: Atatürk’ün Mirası Üzerinden Manipülasyon Yapılıyor
Bazı çevrelerin bu faaliyetleri yürütürken Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi mirasını istismar etmeye çalıştığına dikkat çekilen açıklamada, bunun da tamamen manipülatif bir yaklaşım olduğu vurgulandı. Açıklamada ayrıca, Diyanet İşleri Başkanlığının, 1924 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk tarafından kurulduğu hatırlatıldı.
DMM tarafından yapılan açıklamada, Prof. Dr. Ali Erbaş’ın Türkiye’nin hac organizasyonunun başında olduğu ve Diyanet teşkilatının en üst yetkilisi olarak hacı adaylarına rehberlik ettiği ifade edildi. Bu görev kapsamında Başkan Erbaş’ın da hac döneminde Suudi Arabistan’da bulunduğu bildirildi.
dmm: Kontenjan Kullanımı Söz Konusu Değil
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Diyanet İşleri Başkanımız Sayın Ali Erbaş da Türkiye'nin hac organizasyonunun başkanıdır ve Diyanet teşkilatının başı olarak hacılarımıza rehberlik eden en üst yetkili konumundadır. Dolayısıyla Diyanet İşleri Başkanımızın bu yıl da hacca gittiğini söylemek ile ‘Bu yıl da hac mevsimi Kurban Bayramı'na denk geldi’ demek benzer yaklaşımlardır.”
“Diyanet İşleri Başkanımız ve ailesi, Suudi Arabistan tarafından hacı adayı vatandaşlarımıza ayrılan kontenjanlardan hacca gitmemektedir. Aksi yönündeki iddialar, tamamen dezenformasyon amaçlıdır.”
DMM açıklamasında ayrıca, Diyanet İşleri Başkanı’nın eşi hakkında sosyal medyada kullanılan saygısız ve aşağılayıcı ifadelerin etik değerlerle bağdaşmadığı da vurgulandı. Açıklamanın sonunda, kamuoyunun bu tür dezenformasyonlara karşı dikkatli olması gerektiği belirtildi.
Kaynak: AA