Kocaeli Darıca’da hayata geçirilen “Yeni Nesil Organomineral Teknolojik Sistem Topraksız Tarım” projesi, Türkiye’nin tarım alanında sürdürülebilir ve yerli kaynaklara dayalı yeni bir model geliştirmesini sağladı. Projede, yurtdışından ithal edilen kokopit (Hindistan cevizi lifi) yerine, Niğde ve Aksaray'dan getirilen volkanik cüruf tercih edildi.
Kocaeli'de Volkanik Cürufla Topraksız Domates Üretimi Başarıyla Gerçekleşti
Darıca’da bir dönümlük alanda kurulan AR-GE serasında, volkanik cürufla yetiştirilen domateslerin bu yıl üçüncü kez hasadı yapılıyor. Sadece domates değil; marul, çilek, yaban mersini ve enginar gibi ürünlerde de verimli sonuçlar elde edildi.
Gebze Teknik Üniversitesi’nden (GTÜ) bilim insanlarının denetiminde yapılan testlerde, volkanik cürufun hem insan hem bitki sağlığı açısından güvenli olduğu tespit edildi. Proje, Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) iş birliğiyle genişletildi.
Darıca Kaymakamı Yüksel Kara, projenin AR-GE aşamasını tamamlayarak ticarileşmeye hazır hale geldiğini belirtti. Aynı zamanda Türkiye'nin tarımda dışa bağımlılığını azaltacak bir örnek model olarak dikkat çekti. Kara, TAGEM ile yapılan çalışmalarda, kokopit ve perlit ile cürufun verim karşılaştırmasının yapıldığını, volkanik cürufun olumlu sonuçlar verdiğini söyledi.
Kocaeli'de topraksız Hasat Edilen Ürünler İhtiyaç Sahiplerine Ulaştırılıyor
Serada yetiştirilen ürünlerin bir bölümü Darıca Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı aracılığıyla bölgedeki ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Bu yönüyle proje yalnızca üretim değil, sosyal dayanışma boyutuyla da öne çıkıyor.
Projenin ikinci aşamasında, iklim değişikliği nedeniyle artan kuraklığa karşı su tasarruflu tarım modellerinin yaygınlaştırılması hedefleniyor. Volkanik cürufun uzun ömürlü yapısı ve düşük maliyeti, bu vizyonun temel yapı taşlarından biri olarak görülüyor.
Kocaeli’de başlayan bu model, gelecekte yerli kaynaklarla sürdürülebilir tarım yapılabileceğine dair güçlü bir örnek sunuyor. İthal girdiler yerine doğal ve yerli materyallerle verimli üretim yapmak artık mümkün. Türkiye genelinde uygulanması halinde, bu sistem tarımda hem ekonomik hem ekolojik devrim yaratabilir.
Kaynak: AA
