Türk halk müziğinin önemli isimlerinden bağlama virtüözü ve derlemeci Mehmet Erenler, 17 Haziran 2025 tarihinde hayatını kaybetti. Sanat camiası, kendine özgü tarzı ve unutulmaz katkılarıyla anılan Erenler’in vefatıyla derin bir üzüntü yaşadı.
Mehmet Erenler Kimdir?
1946 yılında Ankara'nın Ayaş ilçesinde dünyaya gelen Mehmet Erenler, henüz 8 yaşında bağlama çalmaya başladı. 13 yaşında sahneye çıkarak müzik kariyerine ilk adımını atan Erenler, kısa sürede dikkatleri üzerine çekti. Usta sanatçı, Muzaffer Sarısözen’in davetiyle TRT’nin efsanevi “Yurttan Sesler” programında da yer aldı.

TRT Yılları ve Eğitmenlik Kariyeri
1966 yılında TRT’nin açtığı sınavı kazanarak Ankara Radyosu’nda bağlama sanatçısı olarak göreve başlayan Erenler, 1980 yılında TRT İstanbul Radyosu'na atandı. Burada bağlama sanatçılığının yanı sıra koro şefliği de yapan Erenler, İstanbul Devlet Konservatuvarı’nda öğretim üyeliği görevini de sürdürdü. Yüzlerce öğrencinin yetişmesinde emeği geçen Erenler, akademik çalışmalarıyla da halk müziğine yön verdi.
Bağlamada Kendi Ekolünü Yarattı
Mehmet Erenler, bağlama icrasındaki özgün tekniğiyle tanındı. Özellikle “açış” adı verilen serbest doğaçlama geleneğini ustalıkla uygulayan sanatçı, perde baskılarındaki yumuşaklık ve süslemelerle kendine has bir tarz oluşturdu. Bu yönüyle Türk halk müziğinde yeni bir ekolün öncüsü oldu.
Sadece icracı değil, aynı zamanda derlemeci kimliğiyle de bilinen Erenler; “Denizin Dibinde Haccem” (Burdur) ve “Değmem Benim Gamlı Yaslı Gönlüme” (Tokat) gibi unutulmaz eserleri gün yüzüne çıkardı. Yaptığı saha çalışmalarıyla halk müziği arşivine değerli katkılarda bulundu.

Mehmet Erenler’in Vefatı
Pankreas kanseriyle mücadele eden Mehmet Erenler, 17 Haziran 2025 tarihinde İstanbul’da hayata gözlerini yumdu. 18 Haziran’da İstanbul Orman Bölge Müdürlüğü Fatih Camii’nde düzenlenen cenaze töreninin ardından Yeniköy'deki aile kabristanına defnedildi. Sanat dünyasından birçok isim, usta sanatçıyı son yolculuğunda yalnız bırakmadı.
Mehmet Erenler, sadece bir bağlama ustası değil; aynı zamanda eğitmen, derlemeci ve kültür taşıyıcısıydı. Onun adı, Türk halk müziği tarihinde daima saygıyla anılacak. Eserleri ve yetiştirdiği öğrenciler aracılığıyla, Anadolu'nun ezgileri geleceğe taşınmaya devam edecek.