Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen), kamu işverenine çağrıda bulunarak ağustos ayında başlayacak olan 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin çözüm odaklı bir zeminde yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
Sendikadan yapılan açıklamaya göre, Ankara’da düzenlenen 64. Başkanlar Kurulu Toplantısı’nda 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci kapsamlı biçimde değerlendirildi. Toplantının açılışında konuşan Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, sendikal faaliyetler, eğitim politikaları ve ülke gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu.
eğitim-bir-sen: Toplu sözleşme, toplumsal sözleşmeye dönüşmeli
Toplantı sonunda yayımlanan sonuç bildirgesinde, 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin yalnızca kamu görevlilerinin özlük haklarını değil, aynı zamanda çalışma hayatının genel yapısını da şekillendirecek önemde olduğu belirtildi.
Bildiride, Kamu İşveren Heyeti’nin toplu sözleşme masasına ekonomik sorunlar, bütçe kısıtları ve kamu maliyesi gerekçelerini ileri sürerek gelmemesi gerektiği vurgulandı. Görüşmelerin, sabit gelirli kamu görevlilerinin ücretlerindeki erimeyi durduracak, gelir dağılımındaki adaletsizlikleri giderecek ve refahın adil paylaşımını sağlayacak bir içerikle yürütülmesi talep edildi.
“Toplu sözleşme süreci, kamu çalışanlarının çalışma barışını, yaşam kalitesini ve gelir güvencesini tesis edecek bir toplumsal sözleşmeye dönüştürülmelidir” denilen bildiride, kamu işverenine, toplu sözleşme masasını gerçek bir çözüm platformu olarak görme çağrısı yapıldı.
eğitim-bir-sen: 4688 sayılı Kanun köklü biçimde değiştirilmeli
Eğitim-Bir-Sen bildirgesinde, sendikal hak ve özgürlüklerin Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) normlarıyla uyumlu hale getirilmesi gerektiği belirtilerek, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nda kapsamlı bir değişiklik yapılması çağrısında bulunuldu.
Anayasa değişikliği iradesinin önemine dikkat çekilen bildirgede, çalışma hayatına ilişkin hükümlerin uluslararası hukuk ilkelerini ve evrensel sendikal hakları içerecek şekilde düzenlenmesi gerektiği ifade edildi.
Aile yapısı ve ekonomik adalet vurgusu
Bildirgede, Anayasa’nın 41. maddesinde aile kurumunun korunmasına yönelik öneriye de yer verildi. “Aile, kadın ve erkekten oluşur. Aile ilişkisinin temeli evliliktir” ifadesinin Anayasa’ya eklenmesi gerektiği savunularak, bu yolla aile kurumunun istismara açık bir zemine dönüşmesinin engellenmesi gerektiği belirtildi.
Öte yandan, enflasyonla mücadelede alınacak ekonomik tedbirlerin adil olması gerektiği, çalışanların alın teri ve akıl terinin karşılığını alacak düzenlemelere ihtiyaç duyulduğu ifade edildi.
Bildirgede son olarak, eğitim çalışanlarının sorunlarının görmezden gelinmesinin telafisi zor toplumsal maliyetler doğuracağına dikkat çekilerek, kamu işvereninin 'sayısal çoğunluk' gerekçesiyle talepleri reddetme yaklaşımını terk etmesi gerektiği belirtildi.
Eğitim-Bir-Sen, üyelerinin ve tüm eğitim çalışanlarının haklarını koruma ve geliştirme hedefiyle, demokratik sendikal mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğini bildirdi.