Son yıllarda kamuoyu tarafından sıkça duyulan süresiz nafaka mağdurları, seslerini hükümete duyurmak amacıyla sosyal medya hesapları üzerinden aktif bir şekilde paylaşımlar yapmaya devam ediyor. Süresiz nafaka ödemelerinin bir zulüm olduğunu ifade eden mağdurlar, bu uygulamanın sonlandırılmasını talep ediyorlar. Ayrıca, neredeyse iki milyon kişinin mağdur olduğu bu durumun çözüm sürecinin de uzamasına karşı tepkilerini dile getiriyorlar.

SÜRESİZ NAFAKA MAĞDURLARI MÜJDE BEKLİYOR

Kısa bir süre önce süresiz nafaka uygulamasına ilişkin konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Aile hukukunu sil baştan ele alacağız" sözleriyle milyonlarca vatandaşı beklenti içinde bıraktı. Bakan Tunç'un süresiz nafaka uygulamasına ilişkin yaptığı açıklama ile müjde bekleyen süresiz nafaka mağduru bir önce yaşadıkları adaletsizliğin son bulmasını istiyor.

"Aile hukukunu sil baştan ele alacağız"

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Özellikle aile hukuku ile ilgili geniş bir çalışmamız var. Aile hukukunu sil baştan ele alacağız. Aile hukukunda arabuluculuğu getirmek lazım. Şu anda aile hukukunda mümkün değil. Aslında birçok ülkede aile hukuku alanında arabuluculuk uygulaması iyi gidiyor. Türkiye'de de aile hukukunda arabuluculuk söz konusu olursa. Boşanma, tazminat, nafaka sorunları ile ilgili arabuluculuk olabilir. Vatandaşların mağduriyetini gidermemiz lazım. Her iki tarafı da dikkate alarak bir çözüm bulunmalı" ifadelerini kullanmıştı.

SÜRESİZ NAFAKA NEDİR?

Süresiz nafaka, boşanmanın ardından bir eşin diğerine maddi destek sağlama yükümlülüğünü içeriyor. Bu uygulama, çoğu zaman evliliğin sona ermesinin ardından kadınların ekonomik olarak desteklenmesi amacıyla başlamış olsa da, günümüzde bazı örneklerde erkeklerin maddi olarak aşırı yüklendiği ve adil olmayan durumlar ortaya çıkabiliyor.

"Sağlıkçının adı yok, diploması var!" "Sağlıkçının adı yok, diploması var!"

Özellikle uzun süreli evliliklerin sona erdiği durumlarda, süresiz nafaka uygulaması ekonomik açıdan büyük bir yük olabilir. Bu durum, boşanan taraflar arasında uzun süreli hukuki mücadelelere yol açabilir ve tarafları daha fazla stres altına sokabilir. Aynı zamanda, ömür boyu süren bu yük, boşanan kişilerin geleceklerini planlama ve yeni başlangıçlar yapma özgürlüğünü kısıtlayabilir.

Süresiz nafaka uygulamasının gözden geçirilmesi ve adaletli bir şekilde düzenlenmesi, boşanma süreçlerini daha adil ve dengeli hale getirebilir. Bu, her iki tarafın da ekonomik olarak sürdürülebilir bir şekilde yoluna devam etmesini sağlamak için önemlidir ve boşanma sonrası yaşanan olumsuz etkileri azaltabilir.