Açık kaynak tarayıcıların en bilinen isimlerinden Firefox, 2025 itibarıyla kritik bir dönemece girmiş durumda. Mozilla’nın Mali İşler Direktörü Eric Muelheim, ABD Adalet Bakanlığı’nın Google’a açtığı antitröst davasının sonuçlarının Firefox’un kaderini belirleyebileceğini açıkladı.
Yapılan açıklamada, eğer mahkeme Google'ın tarayıcılarda varsayılan arama motoru olmasını sağlayan anlaşmaları yasaklarsa, Mozilla’nın gelir kaynaklarının büyük bir kısmı kesilebilir.
Google Anlaşması Olmazsa Firefox Ayakta Kalabilir mi?
Mozilla’nın CFO’su Muelheim’a göre, şirketin gelirlerinin yaklaşık %90’ı Firefox tarayıcısı üzerinden geliyor. Bu gelirin ise %85’lik kısmı sadece Google ile yapılan tek bir anlaşmadan sağlanıyor. Google, Firefox’ta varsayılan arama motoru olmak için her yıl Mozilla’ya milyonlarca dolar ödüyor.
Bu destek olmadan, Firefox’un geliştirme bütçesinde ciddi kesintiler, personel azaltmaları ve yazılım güncellemelerinde yavaşlama gibi sonuçlar doğabilir. Uzun vadede bu durum Firefox’un piyasadan tamamen çekilmesine bile neden olabilir.
ABD’deki Antitröst Davası Ne Anlama Geliyor?
ABD Adalet Bakanlığı, Google’ın arama motoru pazarındaki hakimiyetini “yasadışı tekel” olarak değerlendiriyor. Akıllı telefon üreticileri ve tarayıcı geliştiricileriyle yaptığı özel anlaşmaların, rekabeti engellediği ve rakip arama motorlarının büyümesini zorlaştırdığı öne sürülüyor.
Eğer mahkeme bu uygulamaları haksız rekabet olarak kabul eder ve Google’ın bu tür anlaşmalar yapmasını yasaklarsa, ilk büyük darbeyi Mozilla alacak.
Firefox, yıllardır özgür internet ve kullanıcı gizliliği savunusunun öncülerinden biri olarak kabul ediliyor. Özellikle veri gizliliği politikaları nedeniyle Google Chrome’dan farklı bir konumda duran Firefox’un kapanması, alternatifsiz bir internet ortamı doğurabilir.
Açık kaynak topluluğu ise bu süreci dikkatle takip ediyor. Pek çok geliştirici, Firefox’un ayakta kalabilmesi için alternatif finansman yollarının araştırılması gerektiğini savunuyor.