Bursa'nın Mudanya ilçesine bağlı Mesudiye Mahallesi'nde (eski köy), Mudanya Belediyesi tarafından alınan yıkım kararları tepkilere neden oldu. Hukuki süreçlerin henüz tamamlanmamasına rağmen yapılan yıkım, bölge halkı tarafından tepkiyle karşılandı.
Yıkım Kararları Önceden Tebliğ Edildi
Mudanya Belediyesi encümeni tarafından alınan yıkım kararları, geçtiğimiz günlerde bölge halkına tebliğ edildi. İlk yıkımın 23 Haziran 2025 Pazartesi günü yapılması planlanmıştı. Ancak evlerini yıktırmak istemeyen vatandaşlar bir araya gelerek, barışçıl bir şekilde yapılarını korumaya çalıştı.
Pazartesi günü bölgeye gelen belediye ekipleri ve jandarma, halkın tepkisiyle karşılaşınca yıkımı erteledi ve Cuma gününe kadar süre tanıdı. Bu süre içinde birçok vatandaş yürütmeyi durdurma talepli dava başvurularında bulundu. Bazı başvurularda mahkemeden olumlu karar çıksa da, bazıları için henüz karar açıklanmamıştı.
Hukuki Süreç Beklenmeden Yıkım Gerçekleşti
27 Haziran sabah saatlerinde, henüz yürütmeyi durdurma kararı açıklanmamış bir vatandaşın evi yıkıldı. Vatandaşların yaşadığı eve gelen belediye ekipleri, "sadece tutanak tutacağız" diyerek içeri girdikten sonra içeridekileri dışarı çıkardı. Mahallenin dışında bekletilen kepçe bölgeye getirilerek, ev kısa sürede yıkıldı.
Vatandaşların toplu olarak direniş göstermemesi için Bursa Valiliği'nin ilan ettiği toplantı ve yürüyüş yasağından da faydalanıldığı iddia edildi. Jandarma bölgeye önceden yerleştirilmiş, olası tepkilere karşı bir otobüs dolusu asker mahalle dışında bekletilmiştir.
İmar Planı Yapılmadan Uygulanan Yıkım Tepki Çekti
Büyükşehir Yasası ile köylerin mahalleye dönüştürülmesinin ardından, yapılaşmanın imar planlarına uygun şekilde yapılması gerekiyor. Ancak iddialara göre Mudanya Belediyesi, iki yıl içinde yapması gereken imar planlarını hazırlamamış, bu sebeple yasayı ihlal etmiştir. Belediye, bu durumu telafi etmek yerine yapıların ruhsatsız ve kaçak olduğu gerekçesiyle yıkım gerçekleştirmiştir.
Mesudiye Mahallesi ve çevresinde imar planı olmaması nedeniyle binlerce yapı kaçak durumdadır. Bölge halkı, belediyenin bu yapılar arasında seçici davranarak yalnızca bazılarını yıkmasını “adaletsiz ve hukuka aykırı” olarak değerlendiriyor. Vatandaşlar, imar planı yapılmadan yıkım yapılmasının anayasal haklara aykırı olduğunu savunuyor.
Vatandaş Yalnız Bırakıldı
23 Haziran’da belediye binasına giderek yetkililerle görüşmek isteyen vatandaşlar, Belediye Başkanı'nın binada olmadığını öğrenince hayal kırıklığı yaşadı. Bölgede yaşayan insanlar, kendi imkanlarıyla inşa ettikleri evlerin yıkılmasıyla hem ekonomik hem psikolojik olarak büyük zarar gördü. Asker ve vatandaşın karşı karşıya gelmesi ise kamu vicdanını yaraladı.
Türkiye genelinde, özellikle kırsal bölgelerde yer alan mahallelerde binlerce yapının imar sorunu devam ediyor. 2018’de çıkarılan Yapı Kayıt Belgesi düzenlemesi 2020 itibarıyla sona erdirildi ve pandemi döneminde yaşanan zorluklar da göz önünde bulundurulduğunda milyonlarca yapı yeniden düzenleme bekliyor. TBMM'de şu anda komisyonda bekletilen iki ayrı yasa teklifi bulunuyor.
Vatandaşın Beklentisi: Adil ve Kalıcı Çözüm
Mudanya Belediyesi'nin yıkım kararlarını yeniden değerlendirmesi ve imar planlarıyla birlikte vatandaşın mağduriyetine son verecek adımlar atması bekleniyor. Hukuki süreçlerin tamamlanmasını beklemeden yapılan yıkımlar, halkın devlete ve kolluk kuvvetlerine olan güvenini zedeliyor.
Kaynak: İşçi Haber
