Kahramanmaraş merkezli iki yıkıcı depremin ardından binlerce aile birbirinden ayrılmak zorunda kaldı. Büyük kayıpların yaşandığı bu iki büyük deprem sonrası korku ve üzüntü içerisinde olan vatandaş yürek burkan hikayelerini Türkiye ile paylaşıyor.

Dışişleri Bakanı Fidan: İsrail’i 1967 sınırlarını kabul etmeye davet etmemiz lazım Dışişleri Bakanı Fidan: İsrail’i 1967 sınırlarını kabul etmeye davet etmemiz lazım

Depremin ezici etkisini gösterdiği bir şehir de Hatay oldu

Odabaşı Mahallesi’nde bulunan bir binada yaşayan ve depreme uykuda yakalanan 6 yaşındaki Naz Yaman ile anne Nazlı, baba Öner ve ağabey Beyazıt enkaz altında kaldı. İstanbul Ataşehir Belediyesi ekipleri tarafından arama kurtarma çalışmalarının olduğu binanın enkazından 36 saat sonra 6 yaşındaki Naz sağ olarak kurtarılırken ailesi hayatını kaybetti.

Minik Naz’ın annesinin ikizi olan ve Bitlis'te yaşayan teyze Cemile Coşkun depremin hemen ardından Hatay'a gitti. Naz’ın enkazdan çıktığı an annesine çok benzeyen teyzesi Coşkun’u görür görmez ‘anne’ diyerek boynuna sarıldığını söyleyen Cemile Coşkun, Naz’ın hastanedeki tedavisinin ardından Tatvan ilçesindeki evine getirerek evlatlık edinmek istediğini söyledi.

Minik Naz deprem anında yaşadıklarını anlatmak için şu ifadeleri kullandı: 

Annem bana hiç ses vermiyor ve sürekli gözü kapalıydı. Anne ve babamın telefonunun çaldığını duyuyorum ama telefonunu göremediğim için açamıyordum.

Ağabeyimi ve babamı hiç görmedim, sadece annemin yanındaydım. Ama annem de hiç uyanmıyordu. Sürekli annemi çağırıyordum ama annem beni hiç duymuyordu. Ben annemi uyandırıyordum ama uyanmıyordu.

Beni Hüseyin ağabey kurtardı. Annem şu an mezarda toprağın altında ve uyudu. Annemin gelmesini istiyorum. Gelmezse çok üzülürüm.