Son yıllarda dünyanın dört bir yanında görülen sıcak hava dalgaları, artık sadece mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar değil; can alan, sistemleri çökerten ve yaşamı tehdit eden bir doğa olayı haline geldi. Bilim insanlarına göre bunun temel sebebi iklim değişikliği ve küresel ısınma.
Fosil yakıt kullanımı sonucu atmosfere salınan sera gazları, yeryüzünün ısınmasına neden oluyor. Bu ısınma, geçmişte “nadir” olarak tanımlanan aşırı sıcaklıkların artık her yıl, hatta birkaç kez yaşanmasına yol açıyor.
Küresel Isınma Sıcak Hava Dalgalarını Besliyor
Atmosfere salınan fazla enerjinin %90’ı bugüne kadar okyanuslar tarafından emildi. Ancak son veriler, okyanus yüzey sıcaklıklarının tarihsel rekorları kırdığını gösteriyor.
Bilim insanlarına göre okyanusların bu ısıyı daha fazla emme kapasitesi kalmadı. Bu da artık ısının doğrudan atmosferde kalmasına ve kara sıcaklıklarının hızla yükselmesine neden oluyor.
NASA verilerine göre son 40 yılda aşırı sıcaklık kaynaklı stres vakaları iki katına çıktı. “Yaş termometre sıcaklığı” 35°C’nin üzerine çıktığında, insan vücudu artık terleyerek ısı atamıyor. Bu da birkaç saat içinde ölümcül sıcak çarpması riskini artırıyor.
Özellikle klima ve soğutma sistemlerine ulaşımı olmayan yaşlılar, çocuklar ve açık alanda çalışanlar için risk çok daha büyük.
Yalnızca 2025 yazının ilk aylarında Avrupa’nın 12 büyük şehrinde 2.300 kişi aşırı sıcaklar nedeniyle hayatını kaybetti. 2022 yılında bu sayı Avrupa genelinde 61 bine ulaştı.
2021’de ABD ve Kanada’da yaşanan aşırı sıcak dalgası yüzlerce insanın ölümüne neden olmuştu. Bilim insanları, bu tür olayların artık “istisna” değil, yeni norm olduğunu belirtiyor.
Sıcak hava dalgaları sadece sağlığı değil; ekonomiyi, tarımı ve doğayı da tehdit ediyor: Kuraklık ve su kıtlığı, orman yangınlarında artış, tarımsal verim kaybı, biyolojik çeşitlilikte azalma, açık alanda çalışma veriminde düşüş. Bu etkiler, özellikle gelişmekte olan ülkelerde sosyal dengeleri de zorluyor.
Bilim İnsanları Uyarıyor: Önlem Almazsak Sıcaklıklar Daha Da Artacak
Uzmanlar, aşırı sıcaklarla başa çıkmak için önleyici stratejilerin acilen uygulanması gerektiğini vurguluyor:
- Güneş ve rüzgar enerjisi gibi düşük karbon salımlı soğutma sistemlerine geçilmeli,
- Çalışma ve okul saatleri serin zamanlara göre düzenlenmeli,
- Açık alanda çalışanlara daha fazla mola ve su erişimi sağlanmalı,
- Evler, okullar ve ofisler için beyaz çatı uygulamaları gibi pasif serinletme yöntemleri yaygınlaştırılmalı.
Uzmanlara göre sıcak hava dalgaları artık iklim krizinin en görünür ve en ölümcül belirtilerinden biri. Eğer acilen karbon salımı azaltılmaz ve şehirler bu yeni gerçekliğe göre yeniden planlanmazsa, önümüzdeki yıllarda bu tür sıcaklıklar çok daha sık ve yıkıcı olacak.
Kaynak: Reuters