İstanbul 31. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 4 gün süren duruşmaya sanık Murat Hazinedar, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı. Duruşmada tutuksuz sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları da hazır bulundu.

FETÖ'cü eski emniyet müdürü evindeki gizli geçitten kaçarken yakalandı! FETÖ'cü eski emniyet müdürü evindeki gizli geçitten kaçarken yakalandı!

Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Hazinedar, kimseye zorla bağış talimatı vermediğini, iddianameye konu dosyalarla ilgili teknik bilgiye sahip olmadığını savundu.

Kimseden para almadığını öne süren Hazinedar, "Paramızla ev aldım. Bu, itibar suikastının ötesinde haysiyet cellatlığıdır. Nefretle kınıyorum. O inşaatların ne yerini ne de konusunu bilirim. Bu kurumu ben kurmadım, yüzlerce yıllık kurum. Bu vakıf, 1995 yılında kurulmuştur, herhangi bir mal varlığına sahip değildir. Ben belediye başkanı olduğumda vakfın varlığından haberdar oldum." diye konuştu.

ÖZLEM HAZİNEDAR: "RAPORLARDA CİDDİYE ALINACAK BİR ŞEY YOK"

Murat Hazinedar'ın avukatı Özlem Hazinedar da belediyelere bağış istemenin hem belediye başkanının yetkisinde hem de yasal bir durum olduğunu söyledi.

Raporların hiçbirinde ciddiye alınacak bir şeyin olmadığını savunan Hazinedar, "Birinin içki masasında bir arkadaşından duyduğu, söylediği, uydurulan bir senaryo. Yanlış taraflar ve kişiler bu senaryoda hiç uyuşmuyor." ifadelerini kullandı.

Duruşmada görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, tutuklu sanıkların suçlarının değişme vasfının bulunduğu gerekçesiyle tahliyelerini talep etti.

Sanık Hüseyin Avni Sipahi'nin avukatı Ferdi Çardaklı ise müvekkilinin 31 belediye meclis üyesinden biri olarak görev yaptığını söyledi.

Çardaklı, 7 yıl süren soruşturma sonucu hazırlanan iddianamenin Sipahi'nin sadece meclis üyesi olduğunun 9 kez, "belediye başkan yardımcısı" sıfatlandırmasının ise 30 kez vurgulandığını dile getirerek, "Müvekkilim Beltaş Vakfının hiçbir zaman yöneticisi, ticaret yapanı olmamış, hiçbir yerinde görev almamıştır." dedi.

Hüseyin Avni Sipahi'nin diğer avukatı Volkan Bahadır ise rüşvet alanla verenin aynı kişi olamayacağını öne sürerek, "Akrabasına neden rüşvet versin? İrtikap olayında müvekkil yönünden oluşma şansı yok çünkü imza atma yetkisi yok. En fazla mecliste oy kullanıyor kendisi. Mal varlığında gözle görülür herhangi bir artış olmadı. Müvekkilimin tahliyesine karar verilmesini istiyorum." diye konuştu.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Murat Hazinedar, Hüseyin Avni Sipahi ve Çetin Kırışgil'in yurt dışı çıkış yasağı konularak adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.

Heyet, eksik hususların giderilmesi için duruşmayı erteledi.

"HUKUK KONUŞTU"

Duruşmanın ardından sanık Hazinedar'ın eşi olan avukatı Özlem Hazinedar, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, uzun zamandır büyük mağduriyet yaşadıklarını belirtti.

Hazinedar, "Bugün aldığımız tahliye kararıyla büyük bir sevince ulaşmış durumdayız. Söylenebilecek çok şey var ama bugün hukuk konuştu. Uzun zamandır siyaset konuşuyordu." ifadelerini kullandı.