2B arazileri, geçmişte orman olarak sınıflandırılmış ancak zaman içinde orman vasfını kaybetmiş alanlardan oluşuyor. Bu alanlar, orman sınırları dışına çıkarıldıktan sonra Hazine adına tescil edilerek Tarım ve Orman Bakanlığı’nın tasarrufuna geçiyor.
Bu tür araziler, belirli şartlar altında vatandaşlara satılabiliyor ve özel mülkiyete konu edilebiliyor. Ancak bu süreç Anayasa ve ilgili kanunlar çerçevesinde yürütülüyor.
2B arazilerinde kimler hak sahibi sayılıyor?
2B arazileriyle ilgili hak sahipliği konusu da belirli yasal çerçevede tanımlanıyor. 6292 sayılı Kanun’a göre, 31 Aralık 2011 tarihinden önce bu arazileri fiilen kullanan veya üzerinde yapısı bulunan kişiler “hak sahibi” kabul ediliyor.
Hak sahipleri, başvurularını illerdeki defterdarlıklara, ilçelerde ise mal müdürlüklerine yapabiliyor. Başvurular sonucunda bu kişiler, ilgili 2B arazilerini satın alma hakkına sahip olabiliyor.
2B arazisi nasıl satılıyor? Bedel hesaplaması nasıl yapılıyor?
2B arazilerinin satışında, rayiç bedelin yüzde 70’i esas alınarak hesaplama yapılıyor. Satış bedelinin tamamı peşin ödendiğinde yüzde 20 indirim uygulanırken, bedelin yarısı ödenirse yüzde 10 indirim hakkı tanınıyor. Bu sayede hak sahiplerine daha kolay mülkiyet edinme imkânı sağlanıyor.
Satış süreci devlet tarafından yürütülüyor ve ödeme koşulları da yasalarla belirlenmiş durumda.

2B araziler imara açılabilir mi? Üzerine yapı yapılabilir mi?
2B arazilerinin imar durumu, bulundukları yerin yerel yönetimlerinin imar planlarına bağlı olarak belirleniyor. Yerel belediyeler tarafından hazırlanan imar planlarına uygun olması durumunda, bu araziler üzerine yapı yapılabiliyor ve çeşitli projelere konu olabiliyor.
Ancak her bölgenin imar mevzuatı farklılık gösterebileceği için, yapılaşma süreci ilgili belediyenin planlama esaslarına göre değerlendiriliyor.