"Haberin İşçisi"
İstanbul
Parçalı bulutlu
20°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
39,5851 %-0.32
45,6681 %-0.99
4.328,32 % 1,03
4.146.219 %0.014
İşçi Haber Genel Bağımlılıkla mücadelede 104 yıllık destek: Yeşilay Haftası ve Yeşilay'ı anlamak

Bağımlılıkla mücadelede 104 yıllık destek: Yeşilay Haftası ve Yeşilay'ı anlamak

Her yıl 1-7 Mart tarihleri arasında kutlanan Yeşilay Haftası, bağımlılıkla mücadelede toplumsal bilinci artırmayı hedefleyen önemli bir etkinlik olarak öne çıkıyor. Alkol, tütün, madde, teknoloji ve kumar bağımlılığı gibi çağın sorunlarına karşı mücadele eden Yeşilay, bu hafta boyunca düzenlediği etkinliklerle sağlıklı bir yaşamı teşvik ediyor. Peki, Yeşilay’ın 104 yıllık köklü mirası bağımlılıkla mücadelede nasıl bir rol oynuyor? İşte Yeşilay Haftası’nın önemi ve bağımlılıkla mücadelede atılan adımların detayları...

Okunma Süresi: 6 dk

DOSYA HABER- DİLARA ADAK

Yeşilay Haftası'nın önemini anlamak için önce Yeşilay'ı ve çalışmalarını anlamak gerekir. Yeşilay, bağımlılıkla mücadele konusunda önemli bir rol üstlenen, tarihsel bir geçmişe sahip ve toplumsal farkındalığı artırma amacını güden bir kuruluştur. Ancak Yeşilay'ı sadece bir kurum olarak görmek, onun vizyonunu tam anlamamıza yetmez. Yeşilay, bağımlılıklarla savaşan bir kuruluş olmanın ötesinde, insanların yaşam kalitesini artırmaya yönelik bir harekettir.

Bağımlılık, bir kişinin belirli bir maddeye, davranışa ya da etkinliğe karşı duyduğu aşırı ihtiyaç ve takıntı halidir. Kişi, bu davranışı ya da maddeyi sürekli kullanma isteği duyar ve zamanla bunu kontrol etme becerisini kaybeder. Bağımlılık, yalnızca fiziksel değil, duygusal ve psikolojik bir boyuta da sahiptir. Bu durum, bireyin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler ve birçok sağlık problemine yol açabilir.

İnsanların bağımlı olduğunu fark etmeleri, onu kabullenmeleri ve mücadele etmeye başlamaları zordur. Yeşilay, tam da bu noktada devreye girer; bireylerin bağımlılıkla ilgili farkındalık oluşturmasına yardımcı olur ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları kazanmalarına olanak tanır. Toplumda özellikle sigara, alkol ve madde bağımlılığı gibi yaygın sorunlarla ilgili bilinç oluşturmak, Yeşilay’ın en büyük hedeflerinden biridir.

Yeşilay gençliği seviyor, gençlik Yeşilay'ın varlığını hissediyor | Yeşilay

YEŞİLAY'IN TARİHİ VE MİSYONU

Yeşilay, 1920 yılında Dr. Mazhar Osman ve arkadaşları tarafından İstanbul'da, işgal altındaki Türkiye'de bağımlılıklarla mücadele etmek amacıyla kuruldu. Sultan Vahdeddin'in izniyle ve Şeyhülislam İbrahim Haydarizade'nin himayesinde, başlangıçta “Hilal-i Ahdar” adıyla faaliyetlerine başlayan kurum, alkol ve uyuşturucu maddelerin yayılmasının önüne geçmeyi ve bu alışkanlıkların toplum üzerindeki olumsuz etkilerini engellemeyi hedefledi. 

1929 yılında, kuruluşun ismi "Yeşil Hilal" olarak değiştirilmiş, 1936'da ise "Yeşilay" olarak son halini almıştır. Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı döneminde, 1934 yılında alınan Bakanlar Kurulu kararıyla Yeşilay’a, "Kamu Yararına Çalışan Dernek Statüsü" verilmiştir. Bu, Yeşilay’ın toplumsal bir sorumluluk taşıyan, resmi bir kurum olarak kabul edilmesinin temel adımı olmuştur.

İlk olarak alkol bağımlılığı ile mücadele etmeye başlayan Yeşilay, zamanla toplumun diğer bağımlılık türlerine de odaklanmış ve çalışma alanlarını genişletmiştir. Sigara, uyuşturucu maddeler, kumar ve son yıllarda teknoloji bağımlılığı, Yeşilay'ın mücadelesine dahil olan konulardan sadece birkaçıdır. Bu genişleme, Yeşilay'ın toplumsal etkisinin arttığını ve bağımlılıkla mücadeledeki öncülüğünü pekiştirdiğini gösterir.

Görselde başkan Şeyhülislam'ı İbrahim Haydarizade, Dr. Mazhar Osman ve arkadaşlarının yer aldığı  5 Mart 1920'de İstanbul'da kurulan "Hilal-i Ahdar" üyelerinin eski bir fotoğrafı var.

Yeşilay, yalnızca bağımlılıkla mücadele etmekle kalmayıp, gençleri sağlıklı yaşam konusunda teşvik eden projeler geliştirmektedir. Türkiye genelinde 120'yi aşkın Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) aracılığıyla bağımlılıkla mücadele eden bireylere ücretsiz psikolojik ve sosyal destek sağlamaktadır.

Yeşilay'ı anlamak, bağımlılıkla mücadelede sadece bir kurumsal çabanın ötesine geçmeyi gerektirir. Bu anlamda, Yeşilay’ın temel misyonu, bireylerin bilinçlenmesi ve toplumsal farkındalığın artırılmasıdır. Yeşilay, sigara, alkol ve uyuşturucu gibi bağımlılıkları yalnızca fiziksel bir sorun olarak görmekle kalmaz; psikolojik ve toplumsal yönlerini de ele alır. Bağımlılıkla mücadele, bireylerin tedavi edilmesiyle sınırlı değildir; aileler, arkadaşlar ve toplum da bu mücadelenin bir parçası olmalıdır. Bu bakış açısı, Yeşilay’ın sadece bir sağlık kuruluşu olmasının ötesine geçmesini sağlar. Bağımlılıkla mücadelenin etkili olabilmesi için toplumun tamamının bilinçlenmesi gerekir.

Bağımlılıklarla Mücadelede Türkiye ve Dünya

Günümüzde bağımlılıklar sadece bireysel değil, toplumsal bir sorun olarak da görülüyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, dünya genelinde 1,3 milyar insan sigara kullanıyor ve her yıl 8 milyondan fazla kişi tütün tüketimi nedeniyle hayatını kaybediyor. Alkol bağımlılığı, madde kullanımı ve dijital bağımlılık da artan bir tehdit haline gelirken, Yeşilay ve benzeri kurumlar bu sorunlarla mücadelede önemli bir rol oynuyor.

Türkiye'de yapılan araştırmalara göre:

- Sigara kullanım oranı gençler arasında %30’lara kadar çıkabiliyor.

- Alkol tüketimi özellikle genç yaş gruplarında artış gösteriyor.

- Teknoloji bağımlılığı, özellikle pandemi sürecinden sonra daha belirgin hale gelerek genç nesiller için ciddi bir risk oluşturuyor.

Bu veriler, bağımlılıkla mücadelenin yalnızca bireyler bazında değil, eğitim kurumları, aileler ve devlet politikaları düzeyinde de desteklenmesi gerektiğini ortaya koyuyor.

Dijitalleşme Aile İçi İlişkilerin Kalitesini Düşürüyor | Yeşilay

Yeşilay Haftası’nda Neler Yapılıyor?

Yeşilay Haftası boyunca Türkiye genelinde farkındalık kampanyaları, seminerler, yürüyüşler ve etkinlikler düzenlenerek, özellikle gençler bağımlılıkla mücadele konusunda bilinçlendiriliyor. Okullarda bağımlılıkla mücadele seminerleri verilirken, üniversitelerde ve kamu kurumlarında paneller ve bilgilendirme etkinlikleri düzenleniyor.

Ayrıca, Yeşilay’ın yürüttüğü 'Sağlıklı Nesil, Sağlıklı Gelecek' yarışması, gençlerin sanatsal eserler aracılığıyla bağımlılıkla mücadeleye katkı sağlamasına imkan tanıyor. Türkiye'nin dört bir yanında düzenlenen etkinliklerle toplumun her kesimine ulaşılmaya çalışılıyor.

Bağımlılıkla Mücadelede Bireysel ve Toplumsal Sorumluluk

Bağımlılıklarla mücadelede sadece devlet ve sivil toplum kuruluşlarının değil, bireylerin ve ailelerin de aktif rol oynaması büyük önem taşıyor. Uzmanlar, bağımlılıkla mücadelede aile içi iletişimin güçlü tutulması, çocukların ve gençlerin bağımlılıklara karşı bilinçlendirilmesi, fiziksel aktiviteler ve sosyal etkinliklerle sağlıklı yaşamın teşvik edilmesi, bağımlılık riski taşıyan bireylerin erken dönemde destek almasının sağlanmasına dikkat çekiyor.

Türkiye’de Yeşilay ve YEDAM gibi kurumların sunduğu ücretsiz danışmanlık hizmetleri, bağımlılıkla mücadelede etkili çözümler sunuyor. ALO 115 Danışma Hattı aracılığıyla bireylere ve ailelere destek sağlanarak, bağımlılığın önlenmesi hedefleniyor.

Yeşilay Haftası ( 1-7 MART )

yeşilay'ı anlamak

Yeşilay, 104 yıl boyunca bağımlılıkla mücadelede önemli bir destekçi olmuş ve bu misyonunu yılmadan sürdürmüştür. Yeşilay Haftası, her yıl, bu mücadelenin ne denli önemli olduğunu hatırlatmakta ve toplumda sağlıklı yaşamın ne kadar kıymetli olduğunu anlatan bir farkındalık sunmaktadır. Yeşilay'ı anlamak, bir kurumdan öte, toplumsal bir mücadele anlayışını içselleştirmek demektir. Yeşilay, sağlıklı bir toplum yaratma hedefiyle, bireylerin bağımlılıklarından kurtulmalarına ve daha sağlıklı bir yaşam sürmelerine olanak tanımak için sürekli bir çaba içindedir. Bu anlayışla hareket etmek, sadece bağımlılıkla mücadeleye değil, aynı zamanda tüm toplumun daha sağlıklı, bilinçli ve güçlü bir yapıya kavuşmasına katkı sunacaktır.