Evli ve üç çocuk babası olan Karaaslan, o gece cuntacılara karşı halkla birlikte köprüye gitti. Açılan ilk ateşte vurulduğunu fark etmeyen Karaaslan, yanında bulunan kişilere sadece “Galiba vuruldum” dedi ve yere yığıldı. Motosikletle hastaneye yetiştirilmeye çalışılsa da, 37 yaşındaki Karaaslan kurtarılamadı.
Cenazesi tekbirlerle toprağa verildi
Özel bir şirkette gümrük evrak takibi müdürü olarak çalışan Karaaslan, aynı zamanda Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) üyesiydi. 1992 yılından itibaren İslami dava mücadelesi içinde yer alan Karaaslan, 2000 yılından önce İstanbul’a taşınarak bu mücadelesini burada da sürdürdü.
Şehit edildikten sonra cenazesi Adli Tıp Kurumu’ndan alınarak tekbir sesleri eşliğinde toprağa verildi. Törene, ailesinin yanı sıra Hüda Par üyeleri ve binlerce vatandaş katıldı. Eşi Sevda Karaaslan, cenazenin Diyarbakır’a götürülmemesinin nedenini, yaşadıkları evin mezarlığa yakın olması şeklinde açıkladı. Mehmet Karaaslan, Kocasinan Mezarlığı'na defnedildi.
Karaaslan'ın ismi yaşatılıyor
Şehit Mehmet Karaaslan’ın ismi İstanbul Bahçelievler’deki bir Anadolu İmam Hatip Lisesi’ne verildi. Ancak doğup büyüdüğü Bismil'de henüz bir yere ismi verilmiş değil.
Arkadaşlarının anlattıklarına göre Mehmet Karaaslan, “mertliği, merhameti ve yardımseverliğiyle” tanınan biriydi. Kendisine bir şey sorulduğunda “yok” demediği, kimseyi geri çevirmediği ifade edildi.
