1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde akıllara yine 1 Mayıs 1977 kutlamaları geldi. Taksim'de DİSK öncülüğünde toplanan binlerce kalabalık coşkuyla kutlama yapılırken, günümüzde The Marmara Oteli olarak bilinen otelden açılan ateş sonucunda büyük bir kaos yaşandı. Ezilenler, boğulanlar ve vurulanlarla 34 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce kişi ise yaralandı. Kanlı 1 Mayıs olarak tarihe geçen o gün, Taksim Bayramı'nın bir simge haline gelmesine neden oldu. İşte 1 Mayıs 1977'da yaşananlar...
TÜRKİYE’DE 1 MAYIS KUTLAMALARI
Türkiye’de 1 Mayıs İşçi Bayramı, ilk kez 1911’de Selanik’te kutlandı ve İstanbul’daki ilk kutlama 1912 yılında gerçekleştirildi. 1923’te 1 Mayıs, resmi olarak İşçi Bayramı ilan edilse de, hemen ardından kutlamalar yasaklandı. 1925 yılında çıkarılan Takrir-i Sükûn Kanunu ile 1 Mayıs kutlamaları tamamen yasaklandı. 1970’lerde ise, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) öncülüğünde işçi hareketi yeniden güç kazanmaya başladı. 1976'da Taksim Meydanı’nda yapılan 1 Mayıs kutlamaları, 100 bini aşkın katılımla tarih yazdı.

KANLI 1 MAYIS NEDİR?
1 Mayıs 1977 Pazar günü, Türkiye işçi hareketi açısından dönüm noktası olabilecek büyük bir gün olarak planlanmıştı. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), o tarihte İstanbul Taksim Meydanı’nda büyük bir Emek ve Dayanışma Günü mitingi düzenliyordu. Sabahın erken saatlerinden itibaren Türkiye’nin dört bir yanından gelen işçiler, emekçiler, sendikacılar ve sol gruplar meydanı doldurdu. Katılım tahmini olarak 500 bin kişiyi bulmuştu. Coşkulu marşlar, dövizler ve sloganlarla geçen saatlerin ardından konuşmalar başlamıştı. Her şey, emek bayramına yakışır şekilde ilerliyordu. Ancak saatler akşamüstüne yaklaştığında, meydanda büyük bir kaos başladı.

Saat yaklaşık 19.00 sularında, kalabalığın üzerine henüz kimliği belirlenemeyen kişiler tarafından ateş açıldı. Görgü tanıkları, silah seslerinin geldiği yer olarak dönemin İntercontinental Oteli (şimdiki The Marmara) ile Sular İdaresi binasını işaret etti. Otomatik silahlarla yapılan bu saldırı, meydandaki binlerce insan arasında büyük bir paniğe neden oldu. İnsanlar korku içinde kaçmaya çalıştı, ancak meydanın çıkışları polis araçları ve barikatlarla kapatılmıştı. Kalabalık, Taksim Meydanı’ndan kaçmaya çalışırken, Kazancı Yokuşu’na yöneldi. Ancak burada, park etmiş bir kamyonun önünde kalabalık sıkıştı ve 28 kişi ezilme veya boğulma nedeniyle hayatını kaybetti.

5 kişi silahla vurularak, 1 kişi de panzer altında kalarak yaşamını yitirdi. Toplamda 34 kişinin ölümüne, 130’dan fazla kişinin ise yaralanmasına neden olan bu kanlı olay, İstanbul’un en acı 1 Mayıs’larından biri olarak tarihe geçti. Polis, olay sonrası çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Ancak ne silahlı saldırıyı gerçekleştiren failler tespit edilebildi, ne de bu olayın ardındaki gerçek nedenler tam anlamıyla açığa çıkarılabildi. Yıllar boyunca pek çok gazeteci, araştırmacı ve siyasetçi, bu olayın perde arkasını sorguladı.

Olayın ardından 470 kişi gözaltına alındı, ancak hiçbirinin olayla bağlantısı bulunamadı ve hepsi serbest bırakıldı. Yargılamalar 14 yıl sürdü, ancak hiç kimse suçlu bulunmadı. Bu süreçte, dönemin emniyet güçleri veya devlet yetkilileri de yargılanmadı. Olay, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşındı, ancak faillerin kimliği hiçbir zaman netleşmedi. Olayın hemen ardından şüpheler, sol ve sağ gruplar arasındaki çatışmalara ve devlet içindeki bazı güç odaklarının rolüne odaklandı.
Sonuç olarak, 1 Mayıs 1977’de yaşanan Kazancı Yokuşu katliamı, Türkiye’deki işçi hareketinin ve toplumsal huzursuzluğun en karanlık dönemlerinden birini işaret ediyor. O günden sonra, 1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamaları, bu acı olayın izleriyle birlikte her yıl anılmaya devam ediyor.

1 MAYIS NEDEN TAKSİM’DE KUTLANMIYOR?
1 Mayıs 1977, “Kanlı 1 Mayıs” olarak anıldı. 12 Eylül 1980 Darbesi’nin ardından 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması yasaklandı. 2007 yılında, uzun zaman sonra Taksim’e çıktı. O 1 Mayıs’ta da gözaltılar oldu. AKP, 2010 yılında 1 Mayıs’ı Taksim’e açtı, 2012’ye kadar kutlandı. Ancak 2013’te Taksim yeniden yasaklandı.
Kaynak: Sözcü/ Medyascope