İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü’nden Prof. Dr. Mehmet Ilıcak’a göre, Karadeniz’in yüzey suyu sıcaklığı en kötü iklim senaryosunda 2100 yılına kadar ortalama 4 derece artabilir. Bu artışın fırtına şiddetini artırması, deniz seviyesini yükseltmesi ve bölgede yoğun yağışlara neden olması bekleniyor.
Karadeniz’de Sular Isınıyor: 2100’e Kadar 4 Derece Artış Bekleniyor
Karadeniz’in geleceği, dünya genelindeki sera gazı emisyonlarının seyrine göre şekillenecek. Uzmanlara göre, üç ana senaryo söz konusu:
RCP2.6 (iyimser senaryo): Sıcaklık artışı 1 – 1.8 °C
RCP4.5 (orta senaryo): Artış 1.8 – 3.2 °C
RCP8.5 (en kötü senaryo): 3.2 – 5.4 °C arasında artış bekleniyor
RCP8.5 senaryosu, fosil yakıta dayalı büyümenin sürdüğü ve emisyonların hızla arttığı en olumsuz tabloyu ortaya koyuyor.
Prof. Ilıcak, özellikle Karadeniz’in kuzey kesimlerinde fırtınaların daha şiddetli hale geleceğini belirtiyor. Isınan deniz suyu, buharlaşmayı artırarak atmosferde daha fazla enerji birikmesine neden oluyor. Bu da tıpkı Atlantik’teki kasırgalar gibi şiddetli yağışlar ve fırtına kabarmaları ile sonuçlanabilir.
Suyun ısınmasıyla birlikte yaşanan genleşme, Karadeniz'de deniz seviyesinin yükselmesine neden olacak. Bu durum sadece kıyı şeritlerini değil, menderesler ve ovalardaki tarım alanlarını da tehdit ediyor. Ilıcak’a göre, toprağın tuzlanması nedeniyle bazı bölgeler tarıma tamamen elverişsiz hale gelebilir.
KAradeniz'de Tuzluluk Artışı Balık Ölümlerini Tetikleyebilir
Sıcaklık artışıyla birlikte Karadeniz’in tuzluluk oranı da artacak. Bu durum denizdeki ekosistemi olumsuz etkileyecek, balık ölümlerini artıracak ve balık stoklarının azalmasına neden olacak. Prof. Ilıcak, Karadeniz’in yaşayan bir deniz olmaktan çıkma riskiyle karşı karşıya olduğunu vurguluyor.
Bu sorun sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın ortak meselesi. Emisyonların düşürülmesi için 2035’e kadar somut adımlar atılmazsa, Karadeniz’de geri dönüşü olmayan değişiklikler yaşanabilir. Türkiye de dahil olmak üzere tüm ülkelerin bu konuda acil önlemler alması gerekiyor.
İTÜ’deki araştırmacılar, yüksek çözünürlüklü okyanus ve atmosfer modelleri geliştirerek bölgesel etkileri daha iyi analiz etmeye başladı. Bu modeller ilk olarak Karadeniz’de uygulanırken, gelecekte Akdeniz ve Ege Denizi için de benzer çalışmalar yapılması planlanıyor.
Kaynak: AA