Sivas’ın Zara ilçesine bağlı Kardere köyünde, 1.570 metre rakımda bulunan tuzla, bu yıl da “altın tuz” hasadıyla gündemde. Sarı rengi ve zengin mineral içeriğiyle öne çıkan kaynak tuzu, bölge halkı tarafından yüzyıllardır kullanılıyor. Doğal yapısıyla katkısız ve rafine edilmemiş şekilde üretilen bu tuz, sağlıklı yaşamın yeni sembolü olarak görülüyor.
Rengiyle Fark Yaratıyor: Kaynağından Sofraya Altın Tuz
Kaynak tuzu; sodyum, potasyum, magnezyum, kalsiyum ve demir gibi insan sağlığına faydalı mineralleri doğal haliyle sunuyor. Özellikle solunum terapilerinde, cilt bakımında ve doğal banyo tuzlarında yaygın olarak kullanılan bu ürün, aynı zamanda doktor tavsiyesiyle bazı sağlık sorunlarına karşı da öneriliyor.

“Altın tuz”un üreticisi Habibe Belgin Yılmaz, “Faydalı elementlerden vücudunuz yararlı olanı alıyor, fazlası vücuttan atılıyor. Bu yüzden hem sağlıklı hem de dengeli bir tuz” diyerek ürünün farkını ortaya koyuyor.
Tuzlanın işletmecisi Habibe Belgin Yılmaz, 12. kuşak olarak bu geleneği sürdürdüklerini belirtiyor. Bölgedeki zorlu coğrafyaya rağmen üretimin yılın belirli döneminde özenle sürdüğünü dile getiren Yılmaz, “Haziran sonunda başlayıp eylül başına kadar devam eden bir hasat süreci yaşıyoruz. Bu rakımda hâlâ kar görebiliyoruz” diyor.

Almanya’dan Fransa’ya, Dünyaca Ünlü Şeflerin Sofrasında
Altın tuz, yalnızca Türkiye’de değil, Almanya, Belçika, İsveç ve Fransa gibi Avrupa ülkelerinde de market raflarında ve lüks restoran menülerinde yer alıyor. Özellikle Fransa’da ünlü bir Michelin yıldızlı şefin bu tuzu tercih etmesi, uluslararası alandaki prestijini artırıyor. Türkiye'deki ünlü şefler de lezzet, aroma ve sağlık açısından bu tuzu mutfaklarında kullanıyor.
Yılda yaklaşık 35 ton üretilebilen bu özel tuz, hem üretim koşulları hem de sınırlı miktarda çıkarılması nedeniyle oldukça değerli. Rakımı yüksek bölgedeki üretim süreci zorlu olsa da, elde edilen ürün hem ekonomik hem de kültürel açıdan büyük katkı sağlıyor.
Kaynak: AA