"Haberin İşçisi"
İstanbul
Açık
24°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,2517 %0.1
46,8408 %0.21
4.318,52 % 0,50
4.741.409 %0.516
İşçi Haber İşçi Haberleri İşçi isyanda, sendika sessiz: Mahmut Arslan istifaya çağrılıyor

İşçi isyanda, sendika sessiz: Mahmut Arslan istifaya çağrılıyor

Kamu Çerçeve Protokolü sonrası ortaya çıkan maaş bordroları, kamu işçisinin derinleşen geçim mücadelesini yeniden gündeme taşıdı. Brüt ücretler yüksek görünse de vergi ve kesintilerle eriyen maaşlar, iki ayda bir ödenen düzensiz gelir ve ağırlaşan hayat koşulları işçileri isyan ettirdi. Sosyal medyada büyüyen tepkilerde işçiler, artık seslerini sendikadan değil, doğrudan kamuoyundan duyurmaya çalışıyor. Eleştirilerin hedefinde ise HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan var.

Okunma Süresi: 3 dk

Kamu işçileri, Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) sonrası yaşanan gelir ve kesinti dengesizliğine, sosyal medya üzerinden örgütlü bir şekilde tepki gösteriyor. Özellikle sendikal temsil noktasında HAK-İŞ Konfederasyonu ve Genel Başkanı Mahmut Arslan’a duyulan güven kaybı, giderek daha açık şekilde dile getiriliyor.

Vergi dilimlerinin yükselmesi, aidatların düzenli olarak kesilmesi, ücretlerin iki ayda bir ödenmesi ve yaşam maliyetlerinin artmasına rağmen, işçinin alım gücünün düşmesi kamu işçileri arasında derin bir huzursuzluk yaratmış durumda. Hal böyleyken sendikal yapıların çözüm sunmak bir yana, sürecin parçası haline geldiğine yönelik inanç da kırılmış durumda.

Brüt Rakamlar Göz Boyuyor, Net Gerçekler Geçim Sıkıntısı

Elde edilen bordro ve banka hareketleri belgeleri, kamu işçisinin karşı karşıya olduğu gerçek tabloyu açıkça ortaya koyuyor. Brüt maaş tutarları 50 bin TL’nin üzerinde görünse de; gelir vergisi, SGK kesintileri, aidat ödemeleri ve diğer yükümlülükler sonrası eline geçen net tutar 34 bin TL seviyelerinde kalıyor. Ancak bu maaş, her ay değil, iki ayda bir ödeniyor.

Bu durum, kamu işçisinin her ay düzenli gelir elde edemediği anlamına geliyor. Dolayısıyla markete, kiraya, faturaya her ay ödeme yapmak zorunda olan işçi, iki aylık aralıklarla aldığı bu ücretle geçimini planlayamıyor.

Bir diğer önemli nokta ise sendikal aidatların düzenli kesilmesine rağmen işçinin kendisini sendikalar tarafından yeterince temsil edilmiş hissetmemesi. Özellikle HAK-İŞ'e bağlı sendikalarda görev yapan işçilerin en çok yakındığı konuların başında, sürecin şeffaf yürütülmemesi ve kazanımların "mış gibi” gösterilmesi geliyor.

Protokol Bir Kazanım mı, Sahne Arkasında Oynanan Bir Senaryo mu?

KÇP’ye yönelik eleştirilerde en sık kullanılan metafor, “tiyatro” benzetmesi. Birçok işçi, bu protokolün önceden belirlenmiş roller ve sahnelerle yürütüldüğünü, işçilerin yalnızca figüran konumunda olduğunu düşünüyor. Protokol sürecinin işçiler adına değil, sistemin işleyişi lehine yürütüldüğüne dair kanaat giderek güçleniyor. Özellikle Mahmut Arslan’a yöneltilen eleştiriler, artık bireysel memnuniyetsizlikleri aşmış; kolektif bir taleple birleşmiş durumda. Taleplerin en belirgin başlığı ise “değişim” ve ”hesap verme” çağrısı.

Tüm bu tepkiler yalnızca sendika bürolarında ya da işyeri panolarında kalmadı. Sosyal medyada binlerce işçinin oluşturduğu platformlarda, bordro görselleri, banka dekontları, kesinti oranları ve aidat kalemleri üzerinden sürdürülen paylaşımlar kısa sürede yayıldı. İşçiler, yaşadıkları maddi sıkıntıyı ve manevi yalnızlığı sanal mecralarda görünür kılarak, temsil makamlarını yeniden sorgulamaya başladı.

Not: Bu haber, sosyal medya platformlarında kamu işçileri tarafından yapılan çok sayıda paylaşım, görsel ve belge üzerinden derlenmiştir. Doğrudan alıntı yapılmadan, kamuoyuna yansıyan ortak eleştiriler esas alınmıştır.