reklam
reklam
"Haberin İşçisi"
İstanbul
Az bulutlu
28°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,6787 %0.08
47,1470 %-0.05
4.399,26 % 0,09
4.652.317 %0
İşçi Haber İşçi Haberleri Tasarrufun anahtarı memur öğretmenler olabilir mi? Mağduriyet sürüyor, çözüm bekleniyor...

Tasarrufun anahtarı memur öğretmenler olabilir mi? Mağduriyet sürüyor, çözüm bekleniyor...

Öğretmen açığı, devlet bütçesi ve tasarruf tedbirleri... Tüm bu başlıkların merkezinde yıllardır atama bekleyen, öğretmenlik hakkı elinden alınan memur öğretmenler bulunuyor. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi olan bu personel, yönetmelikle önü kesilen öğretmenliğe dönüş hakkının yeniden tanınmasını istiyor.

Okunma Süresi: 2 dk

Memur öğretmenler; üniversitelerin eğitim fakültelerinden veya öğretmenlik yapmaya yetkili bölümlerinden mezun olmuş, pedagojik formasyonlarını tamamlamış, KPSS ile kamuya atanmış ve hali hazırda devletin farklı kurumlarında memur olarak görev yapan kişilerdir. Ancak asıl meslekleri olan öğretmenliğe geçiş yolları uzun süredir kapalı.

Yönetmelik Engeliyle Mağduriyet Büyüyor

Memur öğretmenlerin mağduriyeti, 31 Ağustos 2012 ile 17 Nisan 2015 tarihleri arasında yürürlükte olan MEB Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle başladı. Bu yönetmelikle, memur öğretmenlerin kurum içi ya da kurumlar arası geçişine imkan tanıyan %3’lük kontenjan kaldırıldı. Oysa ki Anayasa ve hukuk sistemi gereği, bir kanun yönetmelik ile engellenemez.

Devletin öğretmen açığını ücretli öğretmenlerle kapattığı bir ortamda, zaten devlet memuru olan, maaş alan ve öğretmenlik vasfı taşıyan personelin değerlendirilmemesi, hem ekonomik anlamda verimsizliğe hem de kamu vicdanında rahatsızlığa yol açıyor. Üstelik bu kişiler, ÖABT sınavlarına girerek güncel müfredatla bağlarını da sürdürüyorlar.

Bakan Yusuf Tekin’in Açıklamaları Tartışma Yarattı

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, memur öğretmenlerin KPSS’nin Genel Kültür-Genel Yetenek puanıyla kamuya atandığını belirterek, öğretmenliğe geçişlerinin önünü kesmişti. Ancak kamuoyunda bu açıklama eşitlik ilkesine aykırı bulunuyor. Zira daha önce, dershane öğretmenleri ve ücretli öğretmenler hiçbir KPSS branş puanı olmaksızın kararnamelerle MEB’e geçiş yaptı.

Memur öğretmenler, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 74. maddesine uygun şekilde, daha önce uygulandığı gibi kurum içi geçiş hakkının geri getirilmesini ve %3’lük kontenjanın yeniden yürürlüğe sokulmasını talep ediyor. Bu geçişlerde de 50 taban puan şartıyla ÖABT sıralamasına göre bir değerlendirme yapılmasını öneriyorlar.

Kamuda tasarruf genelgesinin uygulandığı bu dönemde, öğretmen ihtiyacının giderilmesinde hazır ve maliyetsiz bir kaynak olan memur öğretmenlerin değerlendirilmesi hem bütçeye hem de liyakat ilkesine katkı sunabilir. Kamuoyunda ise bu adımın atılması, adalet ve eşitlik ilkesi açısından kritik bir sınav olarak görülüyor.