Taşeron köle değildir! Bu cümle, artık yalnızca sosyal medya kullanıcılarının değil, milletvekillerinin, sendikacıların ve işçilerin ortak sloganına dönüşmüş durumda. Yıllardır kadro bekleyen yüz binlerce taşeron işçi, verilen sözlerin tutulmamasından dolayı hayal kırıklığı içinde.
Özellikle son haftalarda sosyal medya, taşeron işçilerin sesiyle yankılanıyor. #TaşeronİşçilerineKadro etiketiyle yapılan paylaşımlarda işçiler, hem ekonomik güvencesizlikten hem de yıllardır süren belirsizlikten yakınıyor.
Siyasiler de Gündeme Taşıdı
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in 'Taşeron sistemine son verilmeli. Bu bir modern köleliktir' çıkışı dikkat çekti. Gürer, Meclis’te yaptığı konuşmada taşeron işçilerin yaşadığı güvencesizlik, düşük ücret, sosyal hak eksikliği gibi sorunlara değinerek, ‘Bu sistem, emekçinin alın terini hiçe saymaktır’ dedi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un da 'Çalışma hayatının iş barışı içinde devam etmesi en önemli unsurlarımızdandır' sözleri hatırlatılarak, kamuoyunda “O halde verilen kadro sözleri neden hala tutulmuyor?” sorusu gündeme getirildi.
2004’te Başlayan Sistem, Milyonları Etkiledi
2004 yılında çıkarılan yasa ile hızla yayılan taşeron sistemi, başlangıçta geçici çözüm olarak sunulsa da zamanla iş güvencesinin ve sendikal hakların ortadan kaldırıldığı kalıcı bir sömürü modeline dönüştü.
Sendikalar ve işçi örgütleri, sistemin yapısal bir reformla ortadan kaldırılması gerektiğini belirtiyor:
- Tüm kamu kurumlarında çalışan taşeron işçilere ayrım yapılmaksızın kadro verilmesi
- Taşeron çalıştırmanın yasaklanarak, güvenceli istihdamın sağlanması
- Eşit işe eşit ücret ilkesinin hayata geçirilmesi
İşçiler talepleri belli: İnsan Gibi Yaşamak İstiyoruz
Taşeron işçiler sadece maaş değil, onurlu bir yaşam talep ediyor. Ne sendikal haklara erişimleri var ne de geleceğe dair bir güvenceleri mevcut. Üstelik aynı işi yaptıkları kadrolu işçilerle aralarında ciddi maaş ve özlük farkı bulunuyor.