Boşanmalarda eşlere bağlanan 'süresiz nafaka' uygulaması toplumda ayrılmalara yol açarken beraberinde birçok yeni mağduriyetin ortaya çıkmasına neden oluyor. Evliliklerin süresine bakılmaksızın erkeklere yüklenen bu yükün neredeyse ömür boyu sürecek olması ise günümüzdeki ekonomik şartlarda vatandaşları daha fazla zor durumda bırakıyor. Mevcut ekonomik şartlarda zaten geçinmekte zorlanan vatandaşlar belki bir yıl belki 3 ay evli kaldıkları kişiye nafaka ödeyerek zor durumda kalmak istemiyor. 

Boşandıktan sonra tekrar yuva kurmak isteyen erkekler eski eşlerine ödedikleri nafakayla birlikte adeta iki ev birden geçindirmek zorunda kalıyor. Evlilik süresine bakılmaksızın yıllarca nafaka ödemenin zorunlu tutulması birçok mağduriyete yol açıyor. Boşanmaların ardından erkeklerin manevi etkilenmelerinin yanı sıra maddi olarak da etkilenmelerine yol açan süresiz nafaka uygulaması toplumda tepkilere yol açıyor. 

Kamuoyunun son yıllarda sıkça adlarını duyduğu süresiz nafaka mağdurları seslerini hükümete ulaştırmak adına sosyal medya hesapları üzerinden paylaşım yapıyor. Süresiz nafaka ödemenin bir zulüm olduğunu ifade eden mağdurlar bitirilmesini talep ederek, neredeyse iki milyon kişinin mağdur olduğu süresiz nafakanın çözüm sürecinin de süresizleşmesine tepki gösteriyor. 

Adalet Bakanı Tunç: Nafaka konularını ayırmamız gerekir

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Nafaka meselesiyle ilgili bir adım atılacak mı?" sorusu üzerine, bu konunun uzun süredir tartışıldığını söyledi. 1 Kasım'da aile hukukuyla ilgili sempozyum düzenleyeceklerini belirten Tunç, şu açıklamalarda bulundu:

Yargıtay Başkanlığı seçiminde 36. turda da sonuç çıkmadı Yargıtay Başkanlığı seçiminde 36. turda da sonuç çıkmadı

"Önceki haftalarda 'Aile hukukunu baştan sona ele alacağız' dediğimde hemen birileri devreye girdi, 'Medeni Kanun değişiyor mu?' Medeni Kanun 2021 yılında değişti zaten. Medeni Kanun'u rafa kaldırma gibi bir şey olabilir mi? Bizim yeni ihtiyaçlarımız yok mu? Diğer mevzuat çalışmalarında değişiklik yapıyoruz. Aile hukukuyla ilgili de boşanma davalarıyla ilgili uzun süren yargılamalardan vatandaşlarımız şikayetçiyse burada TBMM'deki milletvekillerimiz buna duyarsız kalmaz. Bizim de Adalet Bakanlığı olarak oluşturduğumuz bilim kurulları var.

Bu anlamda Meclisimize teknik destek verecek olan yürütmenin makamı Adalet Bakanlığı. Boş mu duracağız. Bu anlamda o vatandaşlarımızın taleplerine duyarsız mı kalacağız? 10 yıl süren boşanma davası var. Burada boşanma davasıyla tazminat, nafaka konularını ayırabiliriz, ayırmamız da gerekir. Nafaka ile ilgili bahsedilen mağduriyetlere duyarsız kalmamak gerekir. Kadının hassasiyeti noktasında biz hassasız. Kadınların korunması, onların nafaka konusunda mağduriyetlerine yol açılmamasını biz de savunuyoruz. Diğer yandan eğer dosya bazında farklı haksızlıklara neden olunuyorsa her iki taraf açısından düşünmek gerekir."

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, tüm mağduriyetleri ele alacak bir sempozyumun Türkiye Adalet Akademisi öncülüğünde yapılacağını, Aile ve Sosyal Hizmetleri Bakanlığının da sempozyuma davet edileceğini bildirdi.

Yurt dışından akademisyenler, istinaf ve yüksek yargıdan uzmanların katılacağı sempozyumda, aile hukukunun enine boyuna inceleneceğini belirten Tunç, "İhtiyaçlar, eleştiriler, bu anlamda yeni duruma göre çözüm önerilerimiz ne olur, etraflıca aile hukukunu yeniden masaya yatıracağız. Sil baştan deyince yanlış anlaşılıyor." dedi.

Aile Bakanı Göktaş: Süresiz nafaka kabul edilebilir değil!

Seçimi Cumhur İttifakı'nın kazanmasının ardından göreve gelen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş da geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada süresiz nafakanın yarattığı mağduriyete değindi. 

Bakan Göktaş, "Ailenin güçlendirilmesi bizim öncelikli alanlarımızdan bir tanesi. Ancak bu tartışmanın 6284 sayılı kanunundan ayrı bir şekilde ele alınması gerektiğine inanıyorum" derken, sözlerine şöyle devam etti: "6284 bizim önemli bir kanunumuz. Diğer yandan karardan kaynaklı bazı mağduriyetler doğuyorsa bunları ele almak lazım. Ben süresiz nafaka konusunu da önemsiyorum. Bazı insanlar 1990’lı yıllarda evlenmiş. Süresiz nafaka ödemek gibi uygulama kabul edilebilir olamaz. Dolayısıyla bunu da ele almak ve buna da dikkat etmek lazım. Eğer bir mağduriyet oluşuyorsa üstesinden gelmek lazım. Diğer bakanlıklarımızla da bu konunun üzerinde çalışmayı hedefliyoruz." dedi.

Bakan Göktaş ve Bakan Tunç'un bu açıklamalarının ardından memnun olmayan süresiz nafaka mağdurları evlilik süresi kadar nafaka verilmesine tepki gösteriyor. Süresiz nafaka uygulamasının tamamının kaldırılmasını talep eden süresiz nafaka mağdurları daha fazla bu maddi yükü taşımak istemiyor. Süresiz nafakanın kaldırılması için bir adım atılmasını bekleyen süresiz nafaka mağdurları gözünü hükümetten yapılacak açıklamaya dikti. Ancak yetkililerden süresiz nafakanın kaldırılacağına ya da düzenleneceğine dair bir açıklama gelmedi.