Taşeron Belediye İşçileri Birliği (TABİB), sayıları 600 bini bulan, belediyelerde tüm kamusal hizmetleri üreten, güvencesiz, düşük ücretlerle çalışan emekçilerin özlük haklarını, güvenceli ve kadrolu çalışma hakkını dile getirmek için Kartal Meydanı'nda basın açıklaması düzenledi. 

İşçi Haber ekibi olarak biz de alanda yerimizi alırken uzun süredir mağdur bırakılan belediye şirket işçileriyle konuşarak taleplerini dinledik. 

Araç kullanıcılarına müjde! Benzin ve motorine indirim gelebilir Araç kullanıcılarına müjde! Benzin ve motorine indirim gelebilir

TABİB: Danışma Kurulunda söz hakkımız olsun istiyoruz TABİB: Danışma Kurulunda söz hakkımız olsun istiyoruz

TABİB gönüllüsü belediye şirket işçileri yaşadıkları mağduriyeti ve taleplerini şu sözlerle anlattı: 

İki çocuk bakardı. Hem de kenara üç beş kuruş da olsa para koymaya çalışırdı. Şimdi yine iki kişi çalışıyorsun ama yine eksiye iniyorsun. Çünkü aldığın paralar yetmiyor. Yetmediği gibi gerçekten sıkıntı yaşıyorsun. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, belediye şirket işçileriyle ilgili herhangi bir şey söylemedi şu ana kadar. Kamuda taşeronda çalışan işçilerle ilgili bir süreç yürütülüyor, yüz bine yakın bir işçi var onlarla ilgili bir süreç yürütülüyor. Ama 600 yüz bin tane belediye şirket işçisiyle ilgili hükümet kanadından en ufak bir açıklama duymadık şu ana kadar. Duysaydık zaten bir süreç yürütürdük.

Biz istiyoruz ki belediye şirket işçileri 1400 tane belediyede temel olarak kamunun bütün işlerini yapmalarına rağmen şu an kamuda en düşük ücreti alıyorlar. 2018'de ücretler daha iyiydi ancak bugün daha düşük. İstiyoruz ki bu ayrımcılık memurla kadrolu işçiyle belediye şirket işçileri arasındaki farklılık bu kadar yüksek olmasın.

Biz de kamu işleri yapan işçiler olarak taban ücretimizin yoksulluk sınırı olmasını istiyoruz. 42 bin TL olarak açıkladı Türk-İş geçtiğimiz günlerde. 42 bin TL bugün İstanbul'da çok büyük bir para değildi. Bunu istiyoruz. İş güvencemiz yok. Hiçbir işçinin iş güvencesi yok ve belediye başkanları belediyeleri çiftlikleri gibi görüyorlar. Oysa biz çalışan işçileriyiz. İş güvencemiz yok ve iş güvencemiz olmasını istiyoruz.

Bizi çok rahatlıkla kapının önüne koyamasınlar. Siyasal iktidarlar değişir, belediye yönetimleri değişir ama işçinin iş güvencesi kutsaldır. Buna dokunulmasın. 2018'de belediye şirketlerine geçirildiğimizde tediye hakkımız vardı. Tediye hakkımız verilmedi. 5 yıldır bunun mağduriyetini yaşıyoruz. 4-D'ye geçen arkadaşlar aldılar biz alamıyoruz. Bir sürü belediyede işçiler 45 saat çalışıyorlar. Çalışma saatlerinin düşürülmesini istiyoruz. Bugün gerçekten işçi arkadaşlarımız karınlarını doyurabilmeleri için iş yerlerinden yemek parası alıyorlar ama herkes ekmek arası yapıp evden getiriyor. Çünkü onu aslında mutfak masrafı olarak kullanıyorlar. Çocuğuna harçlık verebilmek için kullanıyorlar.

Kamuda belediye işçilerinin yaptığı iş aslında çok önemli olmasına rağmen karşılığını alamıyorlar ve işçiler gün geçtikçe yoksullaşıyorlar. Bu durumu ifade edebilmek için, bu durumu protesto edebilmek için, bu durumu yetkililere bildirmek için bugün Kartal Meydanı'nda yerel seçim öncesi biz start veriyoruz. İstiyoruz ki bu köleci yaşam koşulları son bulsun ve işçiler biraz daha müreffeh bir yaşam tarzına sahip olabilsinler. Bütün belediye şirket işçilerinin de bu hareketin arkasına geçmeleri gerektiğini bir defa daha duyurmak istiyoruz.

Sosyal güvencemizi, her şeyden önce norm kadromuzu istiyoruz. Verilen sözlerin yerine getirilmesini istiyoruz. Her şeyden önce insan gibi çalışıp insan gibi hakkımızı alıp ailemizle geçinmek istiyoruz. Gülümsemek istiyoruz. Artık çoluğumuza çocuğumuza bakarken bile gülümseyemiyoruz neden çünkü emeğimiz çok ama aldığımız yetmiyor hiçbir şeye. Ev kirası var, geçim derdi var... Sosyal güvence yok bir kere. Her an atılma korkusu yaşıyoruz. Her an her şey olabilir, mobbing yaşıyoruz. Her şeyi yaşıyoruz yani yaşayabiliriz de. O yüzden norm kadro istiyoruz. Verilen sözlerin yerine getirilmesini istiyoruz. 

Birçok işçi kadro aldı. Ama bir tek biz belediye işçileri olarak kadro dışında kaldık. Herkes aldı, biz niye soyutlandık? Biz niye dışarıdayız? Bizler de kadro istiyoruz. Çünkü yaptığımız işin adı belli. Belediye çalışanıyız. Fazla bir para istemiyoruz. Veya eksik bir para istemiyoruz. Eşit şartlarda eşit haklar istiyoruz, başka bir şey istemiyoruz biz.