Taşeron işçi olarak çalıştıktan sonra memuriyete geçen işçinin, taşeron işçi olarak çalıştığı sürenin memuriyetteki yıllık izin hesabında dikkate alınıp alınmayacağı Devlet Personel Başkanlığı tarafından açıklığa kavuşturulmuştur.

Taşeron işçi olarak çalışılan Süre, memuriyetteki yıllık izin hesabında dikkate alınır mı?

Açıklamada, söz konusu personelin daha önce taşeron işçi olarak yaklaşık 7 yıl boyunca çalıştığı sürenin, memuriyetteki yıllık izin hesabında değerlendirilmeyeceği ifade edildi. Bu durum, söz konusu personelin yıllık izin süresinin belirlenmesinde taşeron işçi olarak çalıştığı sürenin dikkate alınmayacağı anlamına gelmektedir.

750 bin kamu işçisinin talepleri neler? 750 bin kamu işçisinin talepleri neler?

Devlet Memurları Kanunu'nun yıllık izinle ilgili hükümleri gereğince, memurların yıllık izin süresi, hizmet süresine göre belirlenmektedir. Ancak, bu sürenin hesaplanmasında taşeron işçi olarak çalışılan sürelerin dikkate alınmaması, kamuda çalışan taşeron işçilerin memuriyete geçtiklerinde yıllık izin haklarını etkileyecek bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır.

Devlet Personel Başkanlığı'nın yaptığı bu açıklamayla birlikte, taşeron işçilerin memuriyete geçmeleri durumunda geçmişteki taşeron işçi sürelerinin yıllık izin hesaplamalarında dikkate alınmayacağı resmiyet kazanmış oldu. Bu durum, taşeron işçi olarak çalışanların memuriyet süreleri boyunca yıllık izinlerinin, taşeron işçi olarak çalıştıkları süreleriyle artırılmayacağı anlamına gelmektedir.

Söz konusu kararın, taşeron işçi statüsünde olan ve memuriyete geçmeyi düşünen kişiler için önemli bir bilgi niteliği taşıdığı belirtiliyor. Taşeron işçilerin memuriyete geçmeleri durumunda yıllık izin haklarının, memuriyet süreleriyle sınırlı olacağına dikkat çekilen açıklamada, yıllık izin hesaplamalarının mevzuata uygun olarak yapılması gerektiği vurgulandı.

Buna göre, taşeron işçi olarak geçen sürenin yıllık izne esas hizmet süresinde dikkate alınmayacağı konusunda yapılan bu açıklamanın, ilgili kamu kurumları tarafından dikkate alınması ve uygulanması bekleniyor.

İşte O Görüş Yazısı!

“ÖZET: Taşeron işçi olarak geçen sürenin yıllık izne esas hizmet süresinde dikkate alınıp alınmayacağı hk. (09/12/2016-7275)

Bakanlığınızda Genel İdare Hizmetleri Sınıfında santral memuru olarak görev yapan personelin Devlet memurluğuna atanmadan önce Çorum ve Osmancık Devlet Hastanesinde taşeron işçi olarak yaklaşık 7 yıllık hizmet süresinin söz konusu personelin yıllık izne esas hizmet süresinde değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunda görüş talep eden ilgi yazı incelenmiştir.

Bilindiği üzere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun " Yıllık izin" başlıklı 102 nci maddesinde, "Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (On yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gündür. Zorunlu hallerde bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebilir." hükmü yer almaktadır.

Yıllık izinlerin kullanılması hakkında Maliye Bakanlığınca 62, 140 ve 154 seri nolu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğleri çıkarılmış olup, 154 Seri No'lu Tebliğde, "Yıllık izin sürelerinin hesabında, hangi statüde olursa olsun kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmet süreleri ile kamu kurum ve kuruluşlarında geçmese dahi Devlet memurlarının kazanılmış hak aylıklarında değerlendirilen hizmet sürelerinin dikkate alınması," gerektiği belirtilmektedir.

657 sayılı Kanunun 36 ncı maddesinin birinci fıkrasının " Sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hizmetleri sınıfı" başlıklı 3 numaralı bendinde "Bu sınıfa dahil personel tarafından yerine getirilmesi gereken hizmetler, lüzumu halinde bedeli döner sermaye gelirlerinden ödenmek kaydıyla, Bakanlıkça tespit edilecek esas ve usullere göre hizmet satın alınması yoluyla gördürülebilir." hükmü, aynı fıkranın "Yardımcı hizmetler sınıfı" başlıklı 10 uncu bendinde "Bu sınıfa dahil personel tarafından yerine getirilmesi gereken hizmetlerden hizmet yerlerinin ve tedavi kurumlarının temizlenmesi, tesisatın bakım ve işletilmesi ve benzeri nitelikteki hizmetlerin üçüncü şahıslara ihale yoluyla gördürülmesi mümkündür." hükmü yer almaktadır.

4857 sayılı İş Kanununun 2 nci maddesinde, "Kanuna veya kanunun verdiği yetkiye dayanılarak kurulan kamu kurum ve kuruluşları ile bunların doğrudan veya dolaylı olarak sermayesinin en az yüzde ellisine sahip oldukları ortaklıklarda, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu veya diğer kanun hükümleri çerçevesinde, hizmet alımı amacıyla yapılan sözleşmeler gereğince, yüklenici aracılığıyla çalıştırılanlar, bu şekilde çalışmış olmalarına dayanarak;

a) Bu kurum, kuruluş ve ortaklıklara ait kadro veya pozisyonlara atanmaya,

b) Bu kurum, kuruluş ve ortaklıklara ait işyerlerinin kadro veya pozisyonlarında çalışanlar için toplu iş sözleşmesi, personel kanunları veya ilgili diğer mevzuat hükümlerine göre belirlenen her türlü malî haklar ile sosyal yardımlardan yararlanmaya, hak kazanamazlar.

Sekizinci fıkrada belirtilen işyerlerinde yükleniciler dışında kalan işverenler tarafından çalıştırılanlar ile bu işyerlerinin tâbi oldukları ihale mevzuatı çerçevesinde kendi nam ve hesabına sözleşme yaparak üstlendiği ihale konusu işte doğrudan kendileri çalışanlar da aynı hükümlere tâbidir.

Sekizinci fıkrada belirtilen kurum, kuruluş veya ortaklıkların sermayesine katıldıkları ortaklıkların kadro veya pozisyonlarında çalışan işçilerin, ortak durumundaki kamu kurum, kuruluş veya ortaklıkların kadro veya pozisyonlarına atanma ya da bu kurum, kuruluş veya ortaklıklarda geçerli olan malî haklar ile sosyal yardımlardan yararlanma talepleri hakkında da sekizinci fıkra hükümleri uygulanır.

Hizmet alımına dayanak teşkil edecek sözleşme ve şartnamelere;

a) İşe alınacak kişilerin belirlenmesi ve işten çıkarma yetkisinin kamu kurum, kuruluşları ve ortaklıklarına bırakılması,

b) Hizmet alım sözleşmeleri çerçevesinde ya da geçici işçi olarak aynı iş yerinde daha önce çalışmış olanların çalıştırılmasına devam olunması, yönünde hükümler konulamaz." hükmü yer almaktadır.

Diğer taraftan, memuriyete girmeden önce veya memuriyetten ayrılarak kamu veya özel sektörde geçen hizmetlerden hangilerinin memuriyet kazanılmış hak aylığında değerlendirileceği 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinin (C) bendinde düzenlenmiş olup, bunun dışında ise bazı geçici hükümlerle işçilikte ve sözleşmeli statüde geçen hizmetler de memuriyet kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi sağlanmıştır.

Bu itibarla, taşeron işçinin kamu kurum ve kuruluşlarına ait kadro ve pozisyonlarında istihdam edilmemesi, diğer bir ifade ile taşeron işçinin kamu personeli olarak kabul edilmesinin mümkün bulunmaması, ve Çorum ve Osmancık Devlet Hastanesinde taşeron işçi olarak yaklaşık 7 yıllık hizmet süresinin Genel İdare Hizmetleri Sınıfında santral memuru olarak görev yapan personelin kazanılmış hak aylığında değerlendirilmemesi sebebiyle söz konusu sürenin memurun yıllık izne esas hizmet süresinin hesabında dikkate alınmaması gerektiği mütalaa edilmektedir.”