Sabah saatlerinde sahipleri tarafından ahırlardan çıkarılan mandalar, sürüler halinde Uluabat Gölü ya da Kirmasti Çayı’na yöneliyor. Kütahya’nın Emet ve Gediz ilçelerinden doğan Kirmasti Çayı, uzun bir yolculuktan sonra Uluabat Gölü’ne dökülüyor ve bu su kaynakları, mandalar için vazgeçilmez bir yaşam alanı oluşturuyor.
Suyun içerisine girerek parazitlerinden arınan ve serinleyen mandalar, aynı zamanda daha yüksek süt verimi sağlıyor. Özellikle yaz aylarında sıcaklıkların arttığı dönemlerde bu göletler, mandaların sağlığı ve üretkenliği açısından kritik öneme sahip.
'Su olmazsa verim olmaz'
Karaoğlan Mahallesi Muhtarı Ergün Kısa, mahallede yüzyıllardır manda yetiştirildiğini vurguladı. Mahallede yaklaşık 5 bin büyükbaş hayvan bulunduğunu söyleyen Kısa, bunlardan 1.800’ünün manda olduğunu belirtti.
“Mandalar için su olmazsa olmaz. Sıcakta girip serinleyecekler. Ama asıl önemlisi parazitlerden kurtulmaları. Bu doğrudan süt verimini etkiliyor. Suya girmeyen mandanın verimi düşer” diyen Kısa, bu doğal döngünün hem hayvan sağlığı hem de üretici geliri açısından kritik olduğunu ifade etti.

Yoğurdu 120, peyniri 400, sucuğu 600 TL!
Mandacılığın sadece geleneksel değil, aynı zamanda yüksek getirili bir sektör olduğuna dikkat çeken Kısa, “Bir manda günlük ortalama 5 kilogram süt verir. Sütün litresi 70 liradan satılıyor. Peyniri 400, yoğurdu 120, sucuğu ise 600 liraya alıcı buluyor” dedi.
Özellikle manda yoğurdunun bazı rahatsızlıklara karşı olumlu etkileri olduğu yönündeki inançlar nedeniyle tüketici ilgisinin yüksek olduğunu belirten Kısa, “Süt verimi daha da artsa, üretici daha iyi kazanır. Bu bölge mandasıyla meşhur” ifadelerini kullandı.
Kayıkla manda takibi yapılıyor
Mandaların göle ulaşımı bazen zorlu olabiliyor. Sahipleri, göle ulaşmak için dereyi kayıkla geçmek zorunda kalıyor. Suya giren manda sürüleri ise hem kalabalık hem de düzenli yürüyüşleriyle, Afrika’daki göç eden bufalo sürülerini andıran manzaralar oluşturuyor.

Kaynak: İHA