ABD'nin Japonya'ya gerçekleştirdiği dünyanın ilk atom bombası saldırısında hayatını kaybedenler için trajedinin 80'inci yıl dönümünde Hiroşima Barış Anıtı Parkı'nda anma töreni düzenlendi.
ABD'nin Japonya'ya karşı gerçekleştirdiği dünyanın ilk atom bombası saldırısının üzerinden 80 yıl geçti. Saldırıda hayatını kaybeden yaklaşık 160 bin kişi, Hiroşima kentinde düzenlenen geleneksel törenle anıldı. Hiroşima Barış Anıtı Parkı'ndaki törene saldırıda yakınlarını kaybedenler, siyasiler, 200 ülkenin temsilcisi ile Japon halkı katıldı. ABD'ye ait "Little Boy" (Küçük Oğlan) adlı atom bombasının atıldığı 08.15'te sessizliğe bürünen katılımcılar, saldırıda hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulundu. Yaklaşık 55 bin kişinin katıldığı törende atom bombası saldırısında hayatını kaybedenler ve döneme tanıklık eden kişilerin isimlerinin yer aldığı 349 bin 246 kişilik liste barış anıtına asıldı. Güncel listede geçtiğimiz yıldan bu yana yaşamını yitiren ve dönemin tanıkları olan 4 bin 940 kişinin ismi de yer aldı.
Törende Barış Deklarasyonu'nu okuyan Hiroşima Belediye Başkanı Kazumi Matsui, 80 yıl önce kentte büyük bir trajedi yaşandığını hatırlatarak günümüzdeki endişe verici gelişmelere dikkat çekti. ABD ve Rusya'nın dünya üzerindeki nükleer savaş başlıklarının yaklaşık yüzde 90'ına sahip olduğunu belirten Matsui, "Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ve Orta Doğu'daki kaos, dünya genelinde askeri yığınakları hızlandırıyor. Bu baskı ortamında bazı ülkelerdeki politikacılar ‘nükleer silahlar ulusal savunma için şart' düşüncesini kabullenmeye başlamış durumda. Bu gelişmeler, insanlık tarihinin trajedilerinden çıkarılması gereken dersleri anlamsız kılıyor. Barışın inşası adına büyük emeklerle elde edilen kazanımları yok etme tehlikesi taşıyor" dedi.
HİROŞİMA BELEDİYE BAŞKANI MATSUİ'DEN ÇAĞRI!
Nükleer silahsız bir dünya için gençler başta olmak üzere herkesi elini taşın altına koymaya çağıran Matsui, "Gerçekten barışçıl bir dünya için sivil toplumda nükleer silahların kaldırılması yönünde güçlü bir uzlaşı inşa etmeye yönelik daha fazla çaba sarf etmeliyiz. Geleceğin liderleri olacak gençlerimiz, askeri harcamalar, ulusal güvenlik ve nükleer silahlar konusundaki yanlış politikaların insanlık dışı sonuçlar doğurabileceğini kavramalı. Bu bilinçle öne çıkmalı ve tabandan katılımı genişleterek sivil toplumu uzlaşıya doğru yönlendirmeliler" ifadelerini kullandı. İnsanlığın bugüne kadar karşılaşılan birçok sorunu empati yoluyla çözdüğünü hatırlatan Matsui, "Şu açık ki uluslar sadece kendi çıkarlarını değil, diğer ulusların durumunu da düşünmeli" şeklinde konuştu.
Dünya liderlerine seslenen Matsui, "Dar çıkarlar temelinde oluşturulan güvenlik politikalarının uluslararası çatışmaları körüklediğini göremiyor musunuz?" diye sordu. Nükleer silaha sahip olanlar da dahil askeri açıdan güçlü ülkelerin nükleer silahlara olan bağımlılığı terk etmeye yönelik yapıcı diyaloglara katılması gerektiğinin altını çizen Matsui, "Lütfen Hiroşima'yı ziyaret edin. Bir atom bombasının nelere yol açtığını kendi gözlerinizle görün. Hiroşima'nın barışsever ruhunu kalbinizde hissedin ve ardından, diyalog temelli, güvene dayalı bir güvenlik sistemi için hemen görüşmelere başlayın" çağrısında bulundu.

JAPONYA BAŞBAKANI ISHİBA: NÜKLEER SİLAHSIZ BİR DÜNYA İÇİN TÜM GÜCÜMÜZLE ÇALIŞMALIYIZ
Japonya hükümetini ABD ve Rusya gibi nükleer güçlerin desteklemediği, ayrıca ABD'nin koruma şemsiyesi altında bulunan Japonya'nın da imzalamadığı Nükleer Silahların Yasaklanması Antlaşması'nı (TPNW) imzalamaya çağıran Matsui, "Bu, Hiroşima'nın ruhunu yansıtacak ve geçtiğimiz yıl Nobel Barış Ödülü'nü alan Nihon Hidankyo (Japonya Atom ve Hidrojen Bombası Mağdurları Örgütleri Konfederasyonu) tarafından temsil edilen 'Hibakushaların' (Atom bombası saldırısından sağ kurtulan kişi) çağrılarına bir cevap olacaktır" diye konuştu. Matsui ayrıca Japonya hükümetini önümüzdeki yıl yapılacak TPNW Gözden Geçirme Konferansı'na gözlemci olarak katılmaya çağırdı.
Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba ise 80 yıl önce ilk olarak Hiroşima'ya, daha sonra da Nagasaki'ye atılan atom bombalarının 100 binlerce cana mal olduğunu hatırlatarak bu trajedilerin asla bir daha yaşanmaması gerektiğini vurguladı. Japonya'nın 3 nükleer silahsızlanma ilkesine (üretmeme, sahip olmama, ülkeye sokmama) sadık kalarak nükleer silahsız bir dünyaya yönelik uluslararası çabalara öncülük edeceğini ifade eden Ishiba, "Bu, savaşta nükleer yıkımı yaşamış tek ülke olarak Japonya'nın tarihsel misyonudur" dedi. Dünyadaki endişe verici siyasi ve askeri gelişmeleri işaret eden Ishiba, "Nükleer silahsızlanma yaklaşımları konusunda uluslararası toplum içinde derinleşen görüş ayrılıkları, mevcut güvenlik ortamını daha da zorlaştırmıştır. Ama tam da bu nedenle Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması (NPT) rejimi altında nükleer savaşsız ve nükleer silahsız bir dünya için tüm gücümüzle çalışmalıyız" ifadelerini kullandı.

JAPONYA BAŞBAKANI ISHİBA'DAN NÜKLEER SİLAHSIZLANMA MESAJI!
Ishiba, dünya ülkelerini nükleer silahsızlanma konusunda diyalog ve işbirliğine teşvik etmeyi sürdüreceklerini ifade etti. Nükleer silaha sahip olan ve olmayan ülkelerin birlikte atabileceği somut adımları belirleme çabalarına da devam edeceklerini kaydeden Ishiba, "Nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya için ilerleme sağlamanın temelinde, atom bombası saldırılarının gerçekliğini doğru biçimde anlamak yatar" değerlendirmesinde bulundu. Nihon Hidankyo'nun (Japonya Atom ve Hidrojen Bombası Mağdurları Konfederasyonu), geçtiğimiz yıl Nobel Barış Ödülü'ne layık görülmesini ise "son derece anlamlı" olarak nitelendiren Ishiba, "Bu vesileyle Nihon Hidankyo'ya bir kez daha derin saygılarımı sunuyorum" dedi. Ishiba, "Son olarak Hiroşima'da bir kez daha söz veriyorum: Japonya, nükleer savaşsız ve nükleer silahsız bir dünya ile kalıcı barışın tesisi için tüm gücüyle çaba gösterecek" diye konuştu.
BM GENEL SEKRETERİ GUTERRES: 80 YIL ÖNCE DÜNYA SONSUZA DEK DEĞİŞTİ
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de tören sırasında okunan yazılı mesajında Hiroşima'da büyük bir trajedi yaşandığını hatırlatarak, "80 yıl önce dünya sonsuza dek değişti. Tek bir anda Hiroşima alevlere teslim oldu. On binlerce hayat kaybedildi. Bir şehir yerle bir edildi. İnsanlık, geri dönüşü olmayan bir eşiği aştı" ifadelerini kullandı. Hiroşima'da hayatını kaybedenlerin ve ailelerinin yanında olduklarını yineleyen Guterres, "Sesleri barış için ahlaki bir güç haline gelen cesur Hibakusha'ları, yani saldırılardan sağ kurtulanları anıyoruz. Her yıl sayıları azalsa da onların tanıklıkları ve sonsuz barış mesajları bizlerle kalmaya devam edecek" şeklinde konuştu. Hiroşima halkının, atom bombası saldırısı sonrasında şehri yeniden inşa etmekle kalmayıp umudu yeniden inşa ettiğini vurgulayan Guterres, "Nükleer silahlardan arınmış bir dünya hayalini büyüttünüz ve bu vizyonu tüm dünyayla paylaştınız" dedi.

‘GÜVEN EROZYONU YAŞANIYOR’
Dünyadaki artan nükleer çatışma riskine dikkat çeken Guterres, "Güven erozyonu yaşanıyor. Jeopolitik bölünmeler derinleşiyor. Hiroşima ile Nagasaki'de tarifsiz yıkıma yol açan silahlar, yeniden baskı aracı olarak görülmeye başlanıyor" değerlendirmesini yaptı. Buna rağmen umut işaretlerinin olduğunu kaydeden Guterres, nükleer silahsızlanmaya dönük çabaların gerçek değişime yol açması gerektiğini vurguladı. "Nükleer silahların yol açtığı tehdidi, bu silahların kendisini ortadan kaldırarak yok edelim" çağrısında bulunan Guterres, "Atom bombası saldırılarından sağ kurtulan Hibakusha'lara verdiğimiz sözü tutalım. Onların tanıklıklarını ve barış mesajlarını gelecek kuşaklara taşıyalım. Geçmişi hatırlamak, bugün barışı korumanın ve geleceği inşa etmenin bir yoludur" ifadelerini kullandı.
ABD, dünyanın ilk atom bombası saldırısını 6 Ağustos 1945'te Japonya'nın Hiroşima kentine gerçekleştirmişti. Yaklaşık 160 bin kişinin hayatını kaybettiği Hiroşima saldırısı, 100 binlerce insanın yaralanmasına ve radyasyon kaynaklı hastalıklara maruz kalmasına neden olmuştu. Japonya 9 Ağustos 1945'te ise Nagasaki'yi hedef alan 2'nci atom bombasının hedefi olmuş ve büyük bir yıkımla yüz yüze gelmişti.
Kaynak: İHA