Son yıllarda yapay zekâ, otonom sistemler ve askeri teknolojilerde yaşanan gelişmeler, ülkeleri “robot asker” fikrine her zamankinden daha da yakınlaştırdı. ABD ve Çin’in ardından Fransa da bu alanda önemli bir hamle yaparak 2027’de cephede kullanılacak savaş robotları geliştirdiğini açıkladı.
Fransa Silahlı Kuvvetleri, 2021 yılında başlattığı otonom kara sistemleri denemelerini hızlandırarak bu hedef doğrultusunda önemli bir eşiğe ulaştı.
CoHoMa Tatbikatı nedir?
Paris'te düzenlenen CoHoMa (İnsan-Makine İşbirliği) tatbikatında farklı tipte robotlar zorlu senaryolarda test edildi. Bacaklı, tekerlekli ve paletli robotlar; arazi keşfi, mayınlardan kaçınma ve düşman saldırılarına karşı savunma gibi görevleri başarıyla yerine getirdi. Ancak Fransız yetkililer, bu sistemlerin doğrudan çatışmalarda kullanılabilmesi için hâlâ bazı teknik ve taktiksel engellerin aşılması gerektiğine dikkat çekti.
Fransa’nın bu alandaki çalışmalarını hızlandırmasında, Ukrayna-Rusya savaşındaki dron kullanımı etkili oldu. Özellikle düşük maliyetli hava dronlarının sahada yarattığı etki, yer tabanlı robot sistemlerine yönelik beklentiyi artırdı.
Bu nedenle Fransa, dronlarla entegre çalışabilen hibrit robot sistemlerine odaklanarak sahada daha etkin ve koordineli bir yapı kurmayı hedefliyor.
Fransa’dan Yeni Savaş Doktrini: İnsan ve Makine El Ele
Fransız ordusunun kısa vadeli planları arasında, robotların doğrudan çatışmaya girmesinden ziyade “düşük temaslı” görevlerde yer alması var. Bunlar arasında keşif, mayın temizleme, ikmal ve güvenlik önlemleri gibi görevler öne çıkıyor. Otomatik kervanlar, insansız lojistik araçlar ve robot yük hayvanları, ilk aşamada savaş sahasında boy gösterecek.
Fransa, insanları tamamen devre dışı bırakmak yerine, makinelerle birlikte çalışacak hibrit bir askeri doktrin geliştirmeyi planlıyor. Bu modelde robotlar, insan askerlerin yükünü azaltacak ve tehlikeli görevlerde destek sağlayacak. Uzun vadede ise robot askerlerin doğrudan çatışma alanında aktif görev alması hedefleniyor.
Fransa’nın orduya robot gönderme adımı, askeri stratejilerde teknolojinin artan rolünü gözler önüne sererken; robot askerlerin kullanımı, etik ve güvenlik konularında yeni tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Uzmanlar, bu teknolojilerin gelişimiyle birlikte uluslararası hukukun ve savaş kurallarının da yeniden tanımlanması gerekeceğine işaret ediyor.