Türkiye’de 2012 yılından bu yana uygulanan 4+4+4 şeklindeki 12 yıllık zorunlu eğitim sistemi yeniden tartışmaya açıldı. Özellikle lise kademesindeki son dört yılın işleyişi, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve eğitim uzmanları tarafından yeniden değerlendirilirken, mevcut yapının daha esnek ve bireyselleştirilmiş bir modele dönüştürülmesi gündemde.
2+2 ve 3+1 modelleri öne çıkıyor
Yeni eğitim sistemi için gündeme gelen alternatifler arasında özellikle iki model dikkat çekiyor:
3+1 modeli, lisede ilk üç yılın zorunlu olması ve son yılın üniversiteye hazırlık süreci olarak yeniden yapılandırılmasını öngörüyor.
2+2 modeli ise lise eğitiminin ilk iki yılını zorunlu yaparken, ikinci iki yılın tercihe bağlı şekilde akademik veya mesleki eğitim olarak kurgulanmasını hedefliyor.
Bu modellerin temel amacı, öğrencilerin ilgi ve yeteneklerine göre eğitim almalarını kolaylaştırmak ve eğitim sisteminin esnekliğini artırmak.
Eğitim-Bir-Sen'den kapsamlı rapor
Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz, mevcut eğitim sisteminin toplumun ihtiyaçlarına göre yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirterek kapsamlı bir araştırma başlattıklarını açıkladı. TBMM tutanakları, MEB politika belgeleri, uluslararası raporlar ve saha verileri ışığında sistemin güçlü ve sorunlu yönlerinin analiz edildiğini ifade etti.
Yavuz, "Elde ettiğimiz bulgular, eğitim sistemimizin bireyselleştirilmiş, esnek ve veriye dayalı bir yapıya kavuşturulması gerektiğini gösteriyor. Hedefimiz, karar vericilere somut ve uygulanabilir bir model sunmak" dedi.
Gündemdeki öneriler arasında lise son sınıfın isteğe bağlı hale getirilmesi, okul öncesi eğitimin zorunlu ve ücretsiz olması, STEM ve dijital okuryazarlığa dayalı esnek müfredat yapıları ile çevrim içi eğitim günlerinin yaygınlaştırılması da yer alıyor.
Akademisyenlerden 2+2 modelline destek
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Turgay Öntaş, Türkiye'nin eğitim sistemi için daha esnek yapıların gerekli olduğunu vurgulayarak, “Ortaöğretimde farklılaşan hedeflere göre yapılandırılmış esnek modeller, öğrencilerin hem akademik başarılarını hem de mesleki hayata entegrasyonlarını kolaylaştırabilir” dedi.
Doç. Dr. Öntaş ayrıca, 2+2 modelinin işlevsel olabilmesi için etkili bir kariyer rehberlik sisteminin kurulması gerektiğini belirtti.
mirici: 3+1 modeliyle 12. sınıf sınav yılı olabilir
Hacettepe Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İsmail Hakkı Mirici de lise son sınıfın üniversite sınavına hazırlık yılı olarak yeniden yapılandırılabileceğini söyledi. Mirici, "3+1 modeliyle öğrenciler lise hayatının son yılında üniversiteye daha planlı ve bilinçli hazırlanabilirler" dedi.
Ayrıca mesleki ve teknik eğitimin güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Mirici, “Meslek liselerinden meslek yüksekokullarına ve üniversitelere geçiş yolları daha net ve cazip hale getirilmeli” açıklamasında bulundu.
Bakan Tekin: Henüz karar alınmış değil
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise konuya dair yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“4+4+4 modelinin özellikle üçüncü kademesiyle ilgili çeşitli alternatif modeller tartışılıyor. Biz de bu süreci yakından izliyoruz. Henüz alınmış bir karar yok. Uzlaşı sağlanırsa değerlendirmeye açarız.”
Eğitim sisteminde büyük değişiklik yolda mı?
Uzmanların ve kurumların yürüttüğü kapsamlı çalışmalar, Türkiye'de zorunlu eğitimin yeniden yapılandırılması için ciddi bir zemin hazırlıyor. Gerek bireysel farklılıkları önceleyen, gerekse çağın gerekliliklerine uygun esnek modellerin tartışılması, eğitimde daha demokratik ve katılımcı bir dönüşümün habercisi olabilir.
Yeni modelin nasıl olacağı, önümüzdeki süreçte yapılacak kamuoyu çalışmaları ve siyasi değerlendirmelerle netleşecek.