Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve müttefikleri OPEC+, eylül ayı itibarıyla günlük petrol üretimini 547 bin varil artırma kararı aldı. Bu adım, küresel pazar payını artırma stratejisinin bir parçası olarak yorumlandı. Üretim artışı, düşük stok seviyeleri ve güçlü ekonomik göstergelerle desteklendi.
Ancak, ABD’de açıklanan zayıf istihdam verileri piyasadaki dengeyi bozdu. Bu durum, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz indirimi yapacağı yönündeki beklentileri artırırken, yatırımcılar temkinli davranmaya başladı. Özellikle yüksek faizlerin doları güçlendirme ihtimali, petrol talebinde azalma olabileceği endişelerini beraberinde getirdi.
Rusya gerilimi fiyatları etkiliyor
ABD Başkanı Donald Trump’ın Fed Başkanı Jerome Powell’a yönelik faiz indirimi çağrısı, Fed’in bağımsızlığı konusunda soru işaretlerine yol açtı. Aynı zamanda Trump ile eski Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev arasındaki gerginlik ve nükleer denizaltı açıklamaları, petrol arz güvenliğiyle ilgili kaygıları gündeme taşıdı.
ABD’nin Rusya’ya yönelik olası yaptırımlarının, enerji sevkiyatlarını aksatma ihtimali fiyatlardaki düşüşü sınırlayan bir etken oldu. Teknik analizlere göre, Brent petrolde 71,94 dolar direnç, 66,63 dolar ise destek seviyesi olarak öne çıkıyor.