Sezai Karakoç’un kaleme aldığı, Türk şiirinin en gizemli ve en çok konuşulan dizelerinden “Mona Roza” ile hafızalara kazınan Muazzez Akkaya Giray, 7 Haziran 2025’te İstanbul’daki evinde hayatını kaybetti. Yaklaşık bir yıl önce safra kesesi kanseri teşhisi konulan Giray için bugün Fenerbahçe Camisi'nde cenaze namazı kılındı.
Türk Edebiyatının Gizemli Kadını Hayata Gözlerini Yumdu
Giray’ın hayatını “Mahrem Şiir: Mona Roza” adlı kitabında kaleme alan yazar Emine Öte, AA’ya yaptığı açıklamada, "Bugün bir devir kapanıyor" ifadesini kullandı. Öte, Muazzez Akkaya Giray’ı “çok zarif, ölçülü ve asil bir kadın” olarak tanımlayarak, "Türk edebiyatında adına şiir yazılmış kadınlar da şairleri gibi ölümsüzdür." sözlerinde bulundu.
Muazzez Akkaya Giray Kimdir?
1930’da Sakarya'nın Geyve ilçesinde dünyaya gelen Giray, 1948 yılında Kandilli Kız Lisesi’ni yatılı olarak bitirdi. Ardından 1949’da Mülkiye Mektebi Maliye Bölümü’nü kazanarak, bu okulda okuyan ilk yatılı kız öğrenci oldu.
Giray, burada Sezai Karakoç ve Cemal Süreya gibi Türk edebiyatının iki büyük şairiyle aynı sınıfı paylaştı. Sonrasında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olarak hazine avukatı olarak görev yaptı.
Türk şiirinin kült eserlerinden biri haline gelen “Mona Roza”, yıllarca okuyucular için büyük bir merak konusuydu. Şiirin arkasındaki isim olan Muazzez Akkaya Giray, bu kimliğini hiçbir zaman öne çıkarmadan, hayatına sade ve ölçülü bir şekilde devam etti.
Giray’ın yaşamına dair detaylar veren Emine Öte, “Muazzez Hanım'ı bana birkaç kelimeyle anlat deseler, ‘çok ölçülü’ derdim. Çok güzel yaşadı.” dedi ve ‘’Umarım öte dünyada Sezai Karakoç’la birbirlerine selam verirler.” sözlerini ekledi.
Muazzez Akkaya Giray’ın cenazesi, öğle namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Cenaze törenine ailesi, yakın dostları ve edebiyat dünyasından isimler katıldı.