Sosyal medya, e-postalar, haber bildirimleri derken zihnimiz hiç durmuyor. Her an bir uyarıcıya maruz kalan beyin, zamanla dikkat yorgunluğu yaşıyor. Uzmanlar, zihinsel performansın korunması için düzenli olarak düşünmeden geçen boş zamanlara ihtiyaç duyulduğunu vurguluyor.
Dikkat Yenileme Kuramı Nedir?
1989’da Kaplan çifti tarafından ortaya atılan Dikkat Yenileme Kuramı (Attention Restoration Theory), zihnin ara ara yönsüz dikkat hâline geçmesi gerektiğini savunur. Yani beynin herhangi bir şeye odaklanmadan serbestçe dolaşmasına izin verilmesi, zihinsel enerjinin yeniden şarj edilmesini sağlar.
Yönsüz Dikkat Nasıl Görülür?
Bu dikkat biçimi aslında oldukça tanıdık:
- Pencere kenarında sessizce dışarıyı izlemek
- Doğada yürürken hiçbir şeye odaklanmadan etrafa bakmak
- Sırada beklerken hiçbir şey yapmadan öylece durmak
Bu anlar, beynin yeniden dengeye gelmesini sağlayan fırsatlar sunar.
Zihinsel Molalar Neden Bu Kadar Önemli?
Yapılan araştırmalar, sadece 10 dakikalık bilinçsiz dikkat süresinin bile: Stresi azalttığını, amigdala aktivitesini düşürdüğünü, dikkat süresini uzattığını, zihinsel testlerde başarıyı artırdığını ortaya koyuyor.
Özellikle doğada geçirilen zamanın, beyin üzerindeki stres yükünü ciddi ölçüde azalttığı kanıtlanmış durumda.
Zihni Boşta Bırakmak İçin Ne Yapmalı?
Bu tekniği hayatınıza uyarlamak için büyük değişimlere gerek yok. İşte birkaç öneri:
- Gün içinde telefonunuzu bir kenara bırakın ve birkaç dakikalığına etrafı izleyin.
- Doğayla temas kurun; bir ağacı, gökyüzünü ya da yeşil bir alanı izlemek yeterli olabilir.
- Sıkıldığınız anlarda hemen dijital ekranlara yönelmek yerine zihninizi serbest bırakın.
- Sessizce oturarak hiçbir şey yapmamayı deneyin.
Günümüz dünyasında “boş durmak” tembellik olarak algılansa da bilim, bunun tam tersini söylüyor. Hiçbir şeye odaklanmadan geçirilen kısa süreli anlar, zihnin yenilenmesi ve daha verimli çalışabilmesi için olmazsa olmaz.
Kaynak: Science Alert