Geçtiğimiz yıl partisinin meclis toplantısında konuşma yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan'a yönelik bir çağrıda bulundu. Bahçeli'nin çağrısının ardından başlayan süreçte, Öcalan 3 sayfadan oluşan bir bildirge yayınladı. PKK'nın kendini feshetmesi ve silah bırakması yönünde açıklama yapan Öcalan'ın ardından 5 - 7 Mayıs tarihlerinde kongresini toplayan PKK terör örgütü, kritik bir açıklamada bulundu.
AHMET DAVUTOĞLU'NDAN PKK AÇIKLAMASI
PKK tarafından yapılan açıklamada, örgütün silah bıraktığı ve kendini feshettiğini bildirdi. Bu gelişmenin ardından birçok siyasetçiden peş peşe açıklamalar gelemeye başladı. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Alınan kararın tarihi bir adım olduğuna değinen Davutoğlu, "7 aydır bu karar için altyapı çalışması yapanlara başta Cumhurbaşkanımıza, Devlet Bahçeli'ye, MİT'e ve bu konuda destek beyan edenlere teşekkür borçluyuz" diye konuştu.
Silah bırakma sürecinin dikkatli ve hızlı bir şekilde yapılması gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, ''Silahsızlanmanın şöyle yürütülmesi doğrudur: Bu görüntü verildikten sonra, bir ortak mekanizmayla en kısa sürede silahsızlanma sağlanmalıdır. Zira zamana yayılırsa provokasyona açık hale gelir'' dedi.
PKK'NIN ÖRGÜT KADROSU HANGİ ÜLKEYE GÖNDERİLECEK?
PKK terör örgütünün kadro yapısının belirlenmesinin kritik bir işlem olduğunu belirten Davutoğlu, ‘’Örgütün üst düzey kadrosu 30 ila 50 kişi arasındadır. En az 30’dur, 30’un altına düşmez ama 50’yi geçmez" dedi. Davutoğlu, örgüt kadrosunun gönderileceği ülkenin, Türkiye ile geçmişte de gelecekte de sorun yaşamamış bir ülke olması gerektiğini belirtti. Bu noktada Katar’ın uygun bir örnek olabileceğini ifade eden Davutoğlu, Süleymaniye’yi ise uygun görmediğini dile getirdi.
