Süper Lig’de son yıllarda yerli teknik direktörlere olan talep hızla artıyor. Kulüpler, iletişimde yaşanan kolaylık, ekonomik tasarruf sağlama ve lig dinamiklerine hakimiyet gibi nedenlerle yabancı çalıştırıcılar yerine Türk teknik adamları tercih ediyor.

Bu eğilim, özellikle Okan Buruk’un hem Başakşehir hem de Galatasaray’da elde ettiği başarılarla dikkat çekiyor. Peki, yerli teknik adamların bu kadar ön plana çıkmasının ardında hangi faktörler yatıyor? Detaylarıyla inceledik.
İLETİŞİM FAKTÖRÜ ÖN PLANDA
Ligde görev yapan yerli teknik adamlar, oyuncular, yönetimler ve medya ile doğrudan ve hızlı iletişim kurabiliyor. 2010‑11 sezonunda yapılan akademik bir araştırma; futbolcuların koçlarıyla iyi iletişim kurmasının başarılı performansla doğrudan ilişkili olduğunu ortaya koyuyor. İletişimde kopukluk yaşayan takımların daha düşük performans sergilediğini belirtiliyor.
EKONOMİK AÇIDAN UYGUN
Yabancı bir teknik direktör kadrosu getirmek, döviz bazlı yüksek maaş, konaklama ve ek personel gereksinimi anlamına geliyor. Türk teknik adamlarla yapılan sözleşmeler ise maliyeti ciddi şekilde azaltıyor. Yüksek maaşlar yerine kulüpler daha dengeli bir bütçe planlamasına gidebiliyor. Bu tercihin ligin orta ve alt sıralarındaki kulüpler için özellikle cazip olduğu belirtiliyor.

Süper Lig’in saha dışı dinamikleri, hakem çizgisi ve renkli taraftar psikolojisi gibi unsurlara hakim yerli teknik direktörler, adaptasyon süreci yaşamadan hemen maça odaklanabiliyor. Bu, yabancı teknik adamlara göre ciddi bir avantaj sağlıyor.
EN SOMUT ÖRNEK: OKAN BURUK
Okan Buruk, Türk futbolunda hem futbolcu hem teknik direktör olarak dikkat çeken önemli isimlerden biri. Galatasaray’da UEFA Kupası ve Süper Kupa zaferleri yaşayan Buruk, teknik direktörlük kariyerinde de başarılı performansıyla öne çıktı. İstanbul Başakşehir’i tarihindeki ilk Süper Lig şampiyonluğuna taşıması, onun lig içindeki bilgi birikimi ve tecrübesinin somut bir göstergesi oldu. 2022-23 sezonunda Galatasaray’ın başına geçtiğinde ise yerli teknik adamların avantajlarını gözler önüne serdi.

Buruk’un başarısının temelinde, oyuncularıyla kurduğu güçlü iletişim yatıyor. Altyapıdan yetişen oyuncuları çok iyi anlayan Buruk, onları motive etme ve geliştirme konusunda önemli bir avantaja sahip. Futbolcularla olan yakın ilişkisi, takım içindeki uyumu artırırken saha performansına da olumlu yansıyor. Okan Buruk, Süper Lig’in zorlu koşullarını ve oyuncu psikolojisini çok iyi bildiği için taktiksel anlamda da hızlı ve etkili çözümler üretebiliyor.

Total Football Analysis Magazine gibi prestijli yayınlar, Buruk’un futbol anlayışını ve taktiksel uyumunu Avrupa futbol standartlarına yakın buluyor. Bu da onun sadece Türkiye’de değil, uluslararası arenada da saygı gören bir teknik direktör olduğunu ortaya koyuyor. Buruk’un sözleri ise yerli teknik adamların karşılaştığı zorlukları ve başarı için gereken sabrı açıkça ortaya koyuyor: “Uzaktan konuşmak kolay değil. En önemlisi, hedefleri olan bir antrenör olmak istiyorum… Türkiye’de böyle bir yol çizip sapmadan yürümenin kolay olmadığını da biliyorum.”
Okan Buruk’un kariyer yolculuğu, yerli teknik direktörlerin Süper Lig’de neden daha fazla tercih edildiğini ve bu tercihin ne kadar isabetli olduğunu net biçimde gösteriyor.
Kaynak: Fanatik, Cumhuriyet, Wikipedia, Transfermarkt, AA.