Ülkemizde her ne kadar belediyelerin profesyonel futbolda yer alması kanunsuz olsa da belediyeler bir şekilde futbolun içine tekrar girmektedir.

Ülkemizde her ne kadar belediyelerin profesyonel futbolda yer alması kanunsuz olsa da belediyeler bir şekilde futbolun içine tekrar girmektedir. Futbolun popülaritesinin yanında oy potansiyeli olarak görülmesi de bunu çekici kılmaktadır. Kanunda belediyeler amatör spora maddi ve ayni destekte bulunur deniyor. Ancak spora yardım adı altında kendi kulüplerine her yıl milyonlarca lira aktaran belediyeler mevcut. Futbola bu kadar parayı harcamak yerine amatör spor branşlarına harcama yapıldığında inanın bütün amatör branşlarda şampiyonlar belediyelerden çıkar. Aslına bakarsanız futbol dışında diğer branşlarında prestij getirdiğinin ve oy potansiyeli olduğunun farkında bile değiller. Bir belediye düşünün, nüfusu 380 bin diyelim. Sınırları içerisinde 20 bin çocuk çeşitli branşlarda spor eğitimi almakta olsun. Anne ve baba 40 bin kişi yapar sadece ki abla ve abisini hesaplamıyoruz bile. Bu çocukların ailelerinin memnuniyeti mevcut belediye partisine oy kazancı olarak da geri dönmez mi? 

    Tabi ki döner. Bu sadece basit bir hesaplamaydı. Amatör spor branşlarda belediye ile sporla tanışmış çocukların getireceği madalyalar hem prestij olacaktır hem de reklam aracı olacaktır. Halk artık yaşam konforu sunan ve temel ihtiyaçlardan bağımsız sportif faydalarda bekliyor belediyelerden kendileri için. Bunu fark eden belediyeler futbola milyonlarca lira gömmek yerine amatör branşlarla hem oy hem de prestij kazanacaktır. Üstelik kanun yüzünden doğrudan destek olamadıkları futbol takımlarına spor bağışı adı altında milyonlar da aktarmayacaklardır. Umarız belediyeler bu yanlıştan döner kazanan Türk sporu olur.

Alpay Çelik